15. Küresel Lüks Tüketim Ürünleri Raporu’nu açıkladı. 2016’yı yüzde 4 büyüme ile yaklaşık 1.08 trilyon Euro ile kapatan lüks tüketim pazarında tüketici harcamaları lüks seyahat, yiyecek ve şarap ile sanat eserleri gibi yeni ve çok daha kişisel harcamalara kaydı. Lüks alışverişte en çok büyüyen kanal yüzde 7’lik pazar payı ile “e-ticaret” oldu.
Geçen yıla kadar büyümeye devam eden dünya perakende sektörü, oyuncuların mağaza kapatmaları ile ciddi bir yavaşlamaya girişin ilk sinyallerini verdi. Bu duruma rağmen, 2016’da eriştiği yüzde 7’lik pazar payı ile küresel olarak ABD ve Japonya’dan sonra üçüncü en büyük pazar olan E-ticaret, büyüme açısından lider perakende kanalı ve lüksün geçirdiği dijital devrimin lokomotifi oldu.
Küresel lüks ürünler endüstrisinin önde gelen danışmanlık şirketi Bain & Company, İtalyan Lüks Mal Üreticileri Federasyonu Fondazione Altagamma işbirliği ile hazırladığı 15. Küresel Lüks Tüketim Ürünleri Raporu’nu açıkladı. Lüks tüketim pazarının 2016 yılını yüzde 4 büyümeyle yaklaşık 1.08 trilyon Euro ile kapatan raporda, tüketici harcamalarının lüks seyahat, yiyecek ve şarap ile sanat eserleri gibi yeni ve çok daha kişisel harcamalara kaydığı ifade ediliyor. Raporda ayrıca e-ticaretin, 2016’da eriştiği yüzde 7’lik pazar payı ile küresel olarak ABD ve Japonya’dan sonra üçüncü en büyük ‘pazar’ olduğu belirtildi.
Küresel lüks pazarının artık doygunluk noktasına eriştiğini, bu nedenle markaların başarılarını devam ettirebilmek için yeni değişim stratejilerini devreye almaları gerektiğini belirten Bain & Company Türkiye Yönetici Ortağı Serhan Nadir, “Dijitalleşmenin küresel lüks pazarı üzerindeki etkisi büyük. Yeni markalar, pazara girişlerin kolaylaşmasıyla birlikte, köklü oyuncularla doğrudan rekabete girebiliyorlar. Bu da doğal olarak yerleşik markaların pazar payı yitirme endişelerini tetikliyor. Ancak gelecek vadeden bu genç markalar gibi düşünmeleri halinde, köklü markaların önlerinde büyük fırsatlar var” dedi. 2020 itibariyle kişisel lüks pazarının 280-285 milyar Euro olmasını beklediklerini ifade eden Serhan Nadir, “Tüketiciyi dijital ve fiziki kanalların hepsinde yakalamak olarak tanımlanabilecek Omnichannel alışveriş modelini uygulayan, müşteriyi daima ilk sıraya koyan markaların yükseleceğini, geride kalanların ise maalesef pazar payı kaybedeceğini şimdiden söyleyebiliriz” dedi.
2016 yılındaki yüzde 4 büyümeye, yüzde 8’lik büyüme ile önemli bir katkı yapan lüks otomobil satışlarına dikkat çekilen raporda, jeopolitik olarak küresel belirsizliklerin çokça yaşandığı bir ortamda, kişisel lüks malları pazarının istikrarlı bir tablo çizdiği ifade ediliyor. Küresel lüks pazarı yeni düzene alışırken, özellikle bazı döviz kurlarında yaşanan hareketlilik 2016 yılı harcamalarını da doğrudan etkiledi. Rapora göre Brexit, ABD başkanlık seçimleri ve Avrupa’daki terörizm, tüketici güveni ile turizm hareketlerinde önemli etkisi oldu.
Raporda, tarihte ilk kez, Çinli tüketicilerin küresel lüks pazarına yaptığı katkı, geçen seneye oranla 1 puan azalarak yüzde 30 olarak gerçekleşirken, güçlenen dolar ve zayıflayan iç tüketime bağlı olarak azalan turizm hacmi nedeniyle Amerika’daki lüks markalar bocalamaya devam ediyor. Pound’un değer kaybetmesi, İngiltere’deki turistik harcamaların artmasına neden olurken, Almanya ve Fransa lüks pazarı terörizmden olumsuz yönde etkilendi.
Yorumlar
Kalan Karakter: