Akdeniz Sahil Güvenlik Faaliyetleri Forumu’nun (MCGFF) 6’ncısı Türk Sahil Güvenlik Komutanlığı ev sahipliğinde Antalya’da icra edildi. Toplantıya 13 ülkenin Sınır Sahil Güvenlik Komutanları, başkanları, temsilcileri ile heyetleri, kamu kurum kuruluş temsilcileri, Avrupa Birliği kurumları ve uluslararası kuruluş temsilcileri katıldı.
Toplantıda konuşan Bakan Soylu, Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerin insanlarının aynı mahallenin çocukları gibi olduğunu belirterek, ortak bir duyguya, geçmişe ve kültüre sahip olduklarını kaydetti. Dinleri, dilleri farklılıkları olsa da o insanların algıları, tepkileri, duygularının birbirlerine benzediğini dile getiren Bakan Soylu, "Mutlaka sizin de ülkelerinizde vardır. Aynı mahallede büyüyen çocuklar arasında güçlü bir duygusal bağ oluşur. Birbirleriyle oynarlar, zaman zaman birbirleriyle tartışırlar. Bazen ufak tefek kavga ederler ama sonra tekrar güçlü bir bağ ile birbirlerine sarılıp barışırlar. Zaman geçse de aralarındaki bağ asla kopmaz. Bazıları birbirleriyle evlenirler, iş ortağı olurlar. Belki farklı ailelerin çocuklarıdırlar ama o mahallenin verdiği ruhu asla ama asla kaybetmezler. Ben Akdeniz’e baktığım zaman Akdeniz insanın dolayısıyla sizlere baktığım zaman böyle bir duyguya kapılıyorum" diye konuştu.
‘HEP BİRLİKTE BAŞARDIK’
Karadeniz’de de Karadeniz Sahil Güvenlik Faaliyetleri Forumu’nun 11 yıldır ciddi gelişmeler sağladığını ifade eden Bakan Soylu, "Kurumsallaşmasını sağlamıştır. Karadeniz’de göçmen geçişi ve kaçakçılığın önlenmesi konusunda güvenli bir deniz haline getirmeyi hep birlikte başardık. Aynı mahallenin çocukları olarak başardık. Üye ülkeler bu işbirliğinden önemli faydalar elde etik. Karadeniz’de sağladığımız bu kurumsal başarının Akdeniz’e örnek olması ve Karadeniz’de ulaştığımız seviyeye ulaşmasını temin etmektir" diye konuştu.
EKONOMİK FARKLILIKLAR VAR
Dünyada suyun var olduğu günden bugüne kadar Akdeniz’in tarihteki en önemli etkileşim alanlarından biri olduğunun altını çizen Bakan Soylu, "Büyük medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Bilginin kültürün paranın ve ticaretin burada taşınmasına sebebiyet vermiştir. Siyasi dengeler aslen Akdeniz’de değişmiştir. Bugünde özellikle Orta Doğu'da yaşanan siyasi hareketlilik doğudan batıya doğru bir göçmen akınını başlatmıştır. Hepimiz dramatik sahneler görüyoruz. Aynaya baktığımızda insanlığımızı tarttığımız, olmaması lazım gerektiğini konuştuğumuz, insanlığımızı kaybediyoruz acaba diye kendi kendimize baktığımız dramatik sahnelerle karşılaşıyoruz. Bizim radarlı gemilerle gezdiğimiz denizlerde basit lastik bir botla hayatta kalmaya çalışan insanları görüyoruz. Bütün siyasi ve ideolojik düşüncelerimizi bir tarafa bırakarak şu gerçeği görmek zorundayız. Dünyanın doğusu ile batısı arasında büyük ekonomik farklılıklar söz konusudur. Güvenlik, yaşam standardı anlamında büyük farklılıklar vardır" ifadelerine yer verdi.
DRAMATİK TABLOLAR
Dünyanın anlattığı tablo içerisinde bir çılgınlık halinde olduğunu ifade eden Bakan Süleyman Soylu, "Dönüp ne aynaya bakmaktadır ne de 'acaba ne oluyor biz bunun neresindeyiz, bunu nasıl çözebiliriz' diye anlayışla karşı karşıyadır. Biz 21'inci yüzyılı böyle hayal etmedik. Bu yüzyıl içerisinde böyle dramatik tablolarla karşılaşacağımızı hayal etmedik. Okullarda bizlere dünya savaşları okutulurken veya anlatılırken hepimiz iç geçirdik. Bunların tarihin eskisinde kaldığını düşündük. Ama önümüzde o gün yaşadıklarımızdan dramatik, insanlığımızı bize hatırlatan tabloları gördükçe üzülüyoruz. Bunu belki sahil güvenlik birimleri olarak değerlendiriyor değiliz, farklı kültürlerden medeniyetlerden farklı düşüncelerden gelen insanlar olarak bunun ortak bir sorun olduğunu, bu sorun karşısında hepimizin dünyaya söyleyecek bir sözü olduğunu hatırlatmak için ifade ettim" diye konuştu.
GÜNDE 70’E DÜŞTÜ
Uluslararası Göç Örgütü’nün verilerinden rakamlar paylaşan Bakan Süleyman Soylu, "2015 yılında Yunanistan tarafında 853 bin 650 olan düzensiz göçmen yakalaması alınan tedbirlerle, 2017 yılı sonuna geldiğimiz bu dönemde Türkiye’nin kendi sözlerine ve ahitlerine bağlılığını ifade etmek istiyorum. Burada Türkiye yalnız kalsa da verdiği sözün kendisi için ne kadar büyük anlam olduğunu ifade etmek istiyorum. Uluslararası alanda verdiğimiz sözü yerine getirebilmek için ortaya koyduğumuz gayretin büyüklüğünü ifade etmek istiyorum. Bu dönemde bu geçişler yüzde 98’lik bir düşüşle 20 bin 364’e gerilemiştir. Bir günde 9 bin 800 kişinin geçmesinden bugün 2017 ortalaması büyük bir rakam bizim için 70 kişidir. Merkezi ve Batı Akdeniz rotası olarak bilinen hatlardaki hareketliliktir. Merkezi Afrika rotası olarak bilinen Afrika’dan İtalya’ya geçişin 107 bin 28 olduğu, Batı Akdeniz rotası olarak bilinen Afrika’dan, İspanyaya geçişin 3 bin 845’den, 2017 itibariyle 12 bin 328 olduğu gözlenmektedir. Bu rakamlar bize ivmenin nasıl olduğun ifade ediyor. Düzensiz göç rotalarının Doğu Akdeniz ve Ege’de aldığımız tedbirler neticesinde İtalya ve İspanya hattına kaydığı anlaşılmaktadır. Düzensiz göç ile mücadeleye destek vermek için 2016 yılından beri Ege’de görev yapan NATO unsurlarının aldığımız tedbirlerle çekilme zamanı gelmiştir"
TOPLANTIDA KONUŞULANLAR
Toplantının basına kapalı bölümünde 2017 yılında MCGFF dönem başkanlığı görevini yürüten Türk Sahil Güvenlik Komutanı Vekili Tuğamiral Bülent Olcay, başkanlığı sürecinde icra edilen faaliyetler hakkında bilgi verdi. Ardından katılımcı ülke temsilcileri, toplantının temasını oluşturan, ‘Deniz Kirliliğinin Önlenmesinde En İyi Sahil Güvenlik Uygulamaları’ konusunda sunumlar yaptı. Toplantı,Türkiye ile Fransa arasında dönem başkanlığı devir teslim töreni ile sona erdi. Toplantı kapsamında deniz çevresinin ve buna bağlı olarak doğal kaynakların korunmasında en iyi sahil güvenliği uygulamalarına ilişkin paylaşımlar yapıldı, konu ile ilgili ulusal ve uluslararası mevzuattan örnekler verildi ve AB uygulamaları hakkında bilgi paylaşımı yapıldı. Sahil güvenlik alanında çeşitli bölgesel iş birliği forumlarına ilişkin sunumların yapıldığı toplantıda MCGFF 2017 sonuç tutanağı tanzim edildi.
Yorumlar
Kalan Karakter: