Ülkelerin birçoğunda olduğu gibi ülkemizde de her yıl kutlanmakta olan Dünya Ormancılık Günü’nün başlıca amacı; ormanların korunması, geliştirilmesi,çok yönlü faydalanma esasları gibi konuların çeşitli iletişim araçları ile halka duyurulması ve halkın bu yöndeki ilgisinin ve katılımının artırılmasıdır.
Bu anma günü nedeni ile yurdumuz ormanlarının güncel durumunu bir kez daha sizlere özetlemek isterim.
Yurdumuz, %21’lik orman varlığı ile orman yönünden fakir ülkeler arasında yer almaktadır. Ülkemizin içinde bulunduğu iklim kuşağı, arazi yapısı ve coğrafik konumunun bu ormanlık alan yüzdesinin düşük olmasında büyük etkisi vardır.
İklim ve arazi yapısını değiştirmemiz mümkün olamayacağına göre, mevcut ormanlarımızın korunması ve tekniğine göre işletilmesi ile verimliliklerinin artırılması ve vasıfsız ormanlık alanların süratle ağaçlandırılması yoluna sürdürebilir ormancılık ilkeleri doğrultusunda devam edilmelidir.
Ancak, günümüzde yangınlar, kaçak kesimler, tarım alanı açmak için yapılan kanunsuz açmalar, aşırı otlatma baskısı ve en önemlisi her iktidar döneminde politik ve oy kaygıları nedeni ile orman kanununda yapılan ardı arkası kesilmeyen değişiklikler, ülkemiz ormanların geleceğini ciddi ve hızlı bir şekilde tehdit etmektedir.
Bu bakımdan ormanların korunmasının nedenli önemli olduğu, her yıl aşırı yağışlardan sonra meydana gelen sel baskınları, verimli tarım alanlarını molozlarla doldurarak verim değerini kaybetmesi, hatta milyonlarca ton verimli toprağın denizlere taşınması EROZYON ile ortaya çıkmaktadır.
Bu gün EROZYON ülkemizin önündeki en önemli doğal afetlerden birisidir. Taşınan toprağın geri getirilmesi milyonlarca yılla tarif edilmektedir. Bu afetin mutlaka önlenmesi gerekmektedir. Bunun içinde var olan AĞAÇLANDIRMA SEFERBERLİĞİ kanunun gereği yerine getirilmelidir. NASA’nın çektiği uzay fotoğraflarından ve bu fotoğraflara dayalı olarak yapılan haritalarda ülkemiz çöl zonu içerisinde gösterilmektedir.
Bunun anlamı gelecek kuşaklarımızın çok güç şartlarda yaşama savaşı vereceğidir. Çünkü bu ülkeden başka yere göç etme imkanının artık günümüz dünyasında mümkün olamayacağına göre, ülkemizin ormanlarını ve doğasını korumaya çok özel ve ayrıcalıklı özen göstermeliyiz!
Ormanların ve doğanın önemini vurgulayan şu veciz sözlere de kulak vermek gerekecektir:
“Ormanla ziraat arazisinin organik bağlantısı vardır. Ormanları tahrip etmek sureti ile tabiat dengesinin bozulduğu yerde tabii afetler baş göstermiş, toprak aşınmış, ziraatın temelleri yıkılmış ve memleket fakirleşmiştir” Prof.Dr.Asaf Irmak “Orman koynunda taşıdığı çeşitli hayat örnekleri ile insanı tefekküre sevk eder. Bu yönü ile orman şiire, musikiye ve bütün güzel sanatlara ilham veren doğal bir kaynaktır.” Prof.Dr.Mashar Diker “Her yıl istekle en az bir ağaç dikelim. Çocuğumuzu sevdiğimiz gibi, dikilenleri koruyalım” Prof.Dr.Lütfü Doğan
“Ağaç diken hiçbir kişi yoktur ki, onun için diktiği ağacın meyvesi kadar amel defterine ecir ve sevap yazılmış olmasın”
Daha yeşil ve verimli topraklarda yaşamak ve yaşatmak dileği ile.
Genel
24 Şubat 2015 - 07:47
Dünya Ormancılık Günü
Dünyanın en önemli yenilenebilen doğal kaynaklarından biri olan ormanlara, gerekli önemin verilmediğini gören Avrupa Tarım Federasyonu (CEA) ormanların önemine dikkat çekmek üzere kuzey yarım küresinde ilkbaharın, güney yarımküresinde sonbaharın başlangıç günü olan 21 Mart’ı 1971 yılında Dünya Ormancılık Günü olarak kutlamayı kabul etmişler ve Birleşmiş Milletler Gıda-Tarım Örgütü(FAO) kanalı ile de, bu günün dünya milletlerince de kutlanmasını tavsiye etmişlerdir.
Genel
24 Şubat 2015 - 07:47