Cumhuriyet Halk Partisi Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, CHP Muratpaşa Gençlik Kolları’nın ‘Yaz Söyleşileri’ etkinliğinde, il gençlik kolları başkan ve üyeleriyle bir araya geldi. CHP Antalya İl Başkanlığı’nda gerçekleşen söyleşide Budak, gençlerin sorunları ve ülke gündemine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu, gençlerden gelen soruları yanıtladı.
Gelişmiş ülkelerin tamamında köklü bir eğitim sisteminin bulunduğunu Türkiye’de ise iktidarlara, AKP döneminde ise değişen bakanlara göre eğitim sisteminin de değiştiğine dikkat çeken Budak, eğitimdeki bozulmanın her alana yansıdığına vurgu yaptı. Eğitim sisteminin ezberci, düşünmeyen, sorgulamayan, yarış atına döndürülmüş gençler yetiştirdiğini, bu yapının da üniversite diplomalı işsizler ordusunu büyüttüğünü söyledi.
GENÇLER DARBELERLE SİYASETTEN KOPARILDI
Türkiye’nin yaş ortalamasının 29 ve en büyük gücünün de genç nüfus olduğunu belirten Budak, ancak bu potansiyelin değerlendirilemediğini söyledi. Türkiye’nin iyi yetişmiş kuşaklarını yok ettiğini vurgulayan Budak, “Türkiye’nin aydınlık gençleri, 68 kuşağının liderleri ne yazık ki, 12 Mart Muhtırası ve 12 Eylül 1980 darbesiyle yok edildi. Gençler siyasetten, toplumsal olaylardan uzak tutulmaya çalışıldı. Suskun, itaatkar bir gençlik istendi. Bu yapı, Türkiye’ye ağır bir fatura çıkardı. Bugün Türkiye’nin yaşadığı sıkıntıların temelinde işte bunlar yatıyor. Gençler yeniden devreye girmeli. Toplumsal olaylara duyarlı olmalıdır. Gezi sürecinden dersler çıkararak, barışçıl yöntemlerle haklarını aramalı, geleceğine sahip çıkmalıdır. Cumhuriyet gençlere emanettir. Bu sizlere verilmiş tarihi bir sorumluluktur” diye konuştu.
BU KAFAYLA BİR YERE VARILAMAZ’
Türkiye’nin gelişmesinin, çağdaş ülkelerle rekabet edebilmesinin yolunun bilim ve teknolojiden geçtiğini vurgulayan Budak, AKP iktidarının ise bütün eğitin kurumlarını ve üniversiteleri tek tipleştirdiğini ifade etti. Bilimin, teknolojinin özgür düşünceyle gelişebileceğini vurgulayan Budak, şunları söyledi:
“AKP ve Cumhurbaşkanı’nın tek derdi kindar gençlik yetiştirmek. Bu uğurda eğitim sistemi 4+4+4 diye parçalandı, üniversiteler susturuldu, bilim susturuldu, üniversite gençliği susturuldu. Kamu binaları, yurtlar TÜRGEV’e veriliyor. Amaç kindar TÜRGEV gençliği yetiştirmek. Ama bu kafayla bir yere varılması mümkün değil. Özgür düşüncenin, özgür üniversitenin olmadığı yerde bilim ve teknoloji gelişmez. Sanatın, kültürel gelişmenin olmadığı yerde ilerleme olmaz. Bugün kültürde, sanatta, sporda Türkiye çok gerilerde kaldı. Eğitim kurumları, toplum sanattan koparıldı. Sanat damarları koparılmış durumda. Gençlerin yeteneklerini ortaya çıkarabilecek bir sistem yok. Öyle olunca da Türkiye, olimpiyatlarda, uluslar arası yarışmalarda yarışabilecek gençleri yurtdışından ithal ediyor. Kendi gençleri ise işsiz, mutsuz ve gelecekten umutsuz. Bu tablonun sürdürülebilirliği yok. Biz kindar bir gençlik değil, okuyan, üreten, ürettiğini hakça paylaşan, özgürlüklerine ve geleceğine sahip çıkan bir gençlik yetiştirmek ve o gençlerle birlikte bu ülkeyi yönetmek istiyoruz.”
Yorumlar
Kalan Karakter: