İlk kitabı ''Bırakma Ellerimi'' Olimpos Yayın Evi'nden çıktı. Kızının tavsiyesi üzerine wattpad uygulamayla tanışan ve binlerce beğeni ve yorum alan Çiçekoğlu, farklı hikayeleri ve en önemlisi yeni çıkacak olan ''İntikam'' isimli kitabı hakkında keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
Kendi için yazdıklarını 45 yaşında geldiğinde kitap haline dönüşmesinin heyecanını yaşayan bir yazar o… Ayşegül Çiçekoğlu’nun hikayesi sadece Hürses Gazetesi’nde…
1-Ayşegül Çiçekoğlu kimdir? Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
45 yaşındayım bir kız annesiyim,evliyim,kocama ilk günkü kadar aşık ve biraz deli dolu bir kadınım. Yıllarca özel sektörde çalıştım ve şimdide yabancı ortaklı bir danışmanlık şirketim var. Onun dışında biraz sıra dışıyım, içimden nasıl davranmak geliyorsa öyle davranıyorum. Kendim ve ailem için yaşıyorum başkaları ne der diye yaşamıyorum. Değiştiremediğim şeyler için endişe etmiyorum.Biraz kaderciyim, dünyaya bakış acım iyimserlik üstüne kurulu.Başıma gelenolumsuzluklar için böyle olmalıymış diyorum ve ondan bir ders çıkarıyorum.
BİR KİŞİ İÇİN BİLE YAZABİLİRİM
2- Bırakma Ellerimi isimli kitabınız Wattpad'de ilk kez yayınlanmaya başladı. Yazdığınız hikayelerinizi Wattpad'de yayınlama fikri nasıl ortaya çıktı?
Yazmaya karar verdiğimde bitmiş üç tane hikayem vardı. Ama benden başka okuyan yoktu. Sonunda kızım Wattpad diye bir uygulamadan bahsetti. Dedi ki: ''Burada amatör yazarlar yazıyor, sende hikayelerini burada yayınla ve gelen tepkilere bak.'' Benim için değişik bir şeydi. Bana programı nasıl kullanacağımı öğretti. Hikayelerimi yayınlamadan orada birkaç hafta gezindim. Hikayeleri okudum oy ve yorum nasıl yapılıyor öğrendim. Dikkatimi çeken başka bir şeyde okuyan ve yazan kişilerin yaş ortalamalarının çok genç olmasıydı. Çok fazla ergen hikayesi vardı. Ve benim hikayelerimin orası için uygun olmadığını düşündüm. Bunu kızıma söylediğimde bana, ''Daha iyi ya aynı tür hikayeler okumaktan bıkmıştım. Benim gibi bıkan çok vardır. Sen yayınla'' dedi. Biraz daha düşündükten sonra dedim ki, ''Hadi bakalım neler yazmışsın bir gör'' diyerek hikayelerimi yükledim. Ama, ben hikayelerin bölümlerini yayınladıkça okunuyor, arada oy alıyor. Ama hiç yorum yapan yoktu. Dedim ki; işte benim dediğim oldu. Hikayeyi beğenmediler. Yirminci bölümde geldi ilk yorum. O kadar güzel bir yorumdu ki, sadece o yorumu yazan kişi için bile yazabilirdim. Ondan sonrası da devamı geldi. Okuma ve oy oranları arttı. Bundan cesaret alarak diğer hikayelerimi de yüklemeye başladım. Bırakma Ellerimi adlı hikayeyi de orada yazmaya başladım. Basılan hikaye dördüncü hikayemdi.
YAYINEVİ DEVREYE GİRDİ
3-''Bırakma Ellerimi'' isimli ilk kitabınız Olimpos Yayınevi'nden ne zaman çıktı? Bu kitabın oluşum sürecinden bahseder misiniz?
Nisan’ın başında çıktı. Hikaye önce Wattpad adlı sitede yayınlanmaya başladı. Haftanın belli günlerinde bölüm bölüm yayınlanıyordu. Sonra yayınevinin dikkatini çekmiş olmalı. Kitap teklifi geldi. Görüşmelerden sonrada anlaşma sağlandı. Ama hikayemiz daha bitmemişti ve yayınevi finalin kitapta olmasını istedi, bunun neticesinde iki ay gibi bir sürede kitabı tamamladım ve yayınevine gönderdim.
ÇEVRENİN ETKİSİ
4-''Bırakma Ellerimi'' kitabınızın ana karakterleri Elif ve Toprak hikayesi nedir? Ve en önemlisi Elif'in hayatına giren iki erkeğin ismi de Toprak, bu ironiyi açıklar mısınız? Karakterler o kadar güçlü ki bunu nasıl yapıyorsunuz?
Genç yaşta yapılan evliliklerin aslında çok da iyi olmadığını anlatmak istiyordum . Elif ve Toprak böyle çıktı ortaya. İki erkeğin de aynı isme sahip olması ise bir arkadaşımın, her iki kocasının da aynı isimde olmasından örnek aldım. Önce karakterler ve kurgu kafamda oluşuyor. Her bir karakter film şeridi gibi kurgunun sonuna kadar nasıl olmalı diye kafamda geçiyor.Sonrada kağıda dökülüyor.Aslında karakterler normal insanlar onlarında hataları oluyor, acıları oluyor, kararsızlıkları ve endişeleri oluyor. Genelde çevremdeki kişilerin karakterlerinden ortaklaşa çıkıyor.
YOĞUN İLGİ
5-Bu uygulamada ''Bırakma Ellerimi'' tam 14209 oy alarak 515 bin kez okundu. Bu kadar yoğun bir ilgiyi bekliyor muydunuz?
Bırakma Ellerimi yayınlanmaya ilk başladığında tanıtımda ilgi çekmişti. Yayınlanmış diğer üç hikayeden daha çok okunacağı ilk bölümden belli olmuştu. Aslında hikaye orada yayınlanan hikayelerden konu olarak değişik olduğu için bekliyordum. Daha ilk bölümlerden itibaren yoğun bir okuma oranına sahip oldu. Yaklaşık 110 bin okumada Olimpos yayınlarından kitap teklifi geldi. Kitap olacak diye duyurduktan sonra dört bölüm daha yayınladık. Sanırın 34. bölümden sonra Wattpad’de yayınlamayı kestik. Ve bir ay sonrada bölümlerden birer paragraf bırakarak kaldırdık. O zaman hikaye yaklaşık olarak 250 bindeydi ama bölümler kaldırılmasına rağmen kitap çıkana kadar 515 bin okundu. Yorum geldi ve oy verildi.
SÖZLEŞME GÜNÜ
6-Hikayenize yayınevinden teklif geldiğinde neler hissetiniz?
Wattpad uygulamasının mesaj kutusuna geldi teklif. Hikayenizi beğendik basmak istiyoruz diye.İlk önce birisi benimle dalga geçiyor galiba diye düşündüm. O kadar beklemiyordumki böyle bir teklifi.Birde mesaj kutusundan böyle bir teklif alacağım hiç aklıma gelmiyor. İlk önce dikkate almadım. Ama mesaja da her gün girip bakıyorum doğru olabilir mi diye. Sonunda eşime dedim ki, ''Böyle bir mesaj var'' Oda, ''Ara bakalım neymiş'' dedi. Böylelikle irtibata geçtim Olimpos Yayınevi ile. İlk görüşmeye gittiğimde ortamın sıcaklığı ve yetkili kişinin sıcak davranışları görüşmenin olumlu geçmesine neden oldu. Elektriğimiz tuttu.Benim için önemli olan yayınevinin kitabı bastıktan sonra dağıtım ağının iyi olmasıydı. Olimpos’un da arkasında Yelpaze Dağıtım diye bir firma vardı. Benim için yeterliydi. Birkaç görüşmeden sonra da sözleşmeyi imzaladım.
YILLARIN BİRİKİMİ
7-Kitap yazmak hayaliniz miydi?
Hep ilerde bende yazacağım der dururdum. Ama nedense bir türlü gerçekleşmedi. Yazmak için değil de yazmamak için hep bir bahanem vardı. Önce kendimi yeterli bulmuyordum, çocuk küçük diyordum. Yoğun bir iş tempom vardı, bahane çoktu yani yazmamak için. Eşim ise sürekli olarak yazmam gerektiğini söyleyip duruyordu. Bazı şeylerin zamanı olduğuna inanırım. Benim için zamanı yeni gelmişti. Bundan iki yıl önce yazmaya başladım. Yılların birikimi diyelim. O gün bugündür yazıyorum.
GERÇEK AŞK
8- ''Sen Benim Kaderimsin'' Zeynep ve Selçuk'un muhteşem aşkı... Gerçekten hayatta bu kadar bekleyen aşıklar var mı?
“Sen Benim Kaderimsin” biraz da okuyucunun zorlaması ile ortaya çıkmış bir hikaye. Aslında o ailenin hikayesini anlatmaya “Aşkla Tanışmak” adlı hikaye ile başladım. Zeynep ve Selçuk o hikayede geçen yan karakterlerdi. Hikaye bittikten sonra okuyucu sürekli olarak Zeynep ve Selçuk’un hikayesini anlatmam için baskı yapmaya başladı. Sürekli mesajlar geliyordu. Sonunda dayanamadım ortaya “Sen Benim Kaderimsin” çıktı. Zeynep ve Selçuk inanılmaz sevildi. Şimdiye kadar 4 milyon kişi okudu ve 121 bin oy geldi. Evet evlenebilmek için neredeyse yedi yıl bekledi Selçuk ve ilk günkü kadar Zeynep’e aşık olarak hem de. Seven kişi bekler diye düşünüyorum o kadar bekler mi, o kadar beklemese bile en az beş yıl bekleyen arkadaşım vardı.
YENİ KİTAP GELİYOR
9-Ardından Poyraz ve Rüzgar ikizlerinin hikayesini anlatan ''Sen Benim Işığımsın'' isimli seri hikayesi geliyor. Bu hikayeler kitap olacak mı?
Evet.O da “Sen Benim Kaderimsin” bitmek üzereyken okuyucu final yapmamı istemedi.Ama artık onlar için anlatacak şeylerim kalmamıştı. Onun için final yaptık.Ama hikayenin devamı konusunda yoğun istek gelince bende Zeynep ve Selçuk’un ikizleri olan Poyraz ve Rüzgar’ı anlatmaya karar verdim. Şimdilik aynı aileyi anlatan üç serilik bir hikaye oldu.
İNTİKAM BASIM AŞAMASINDA
10-Eminim okuyucularınız yeni kitabınızı sabırsızlıkla bekliyordur. Adı nedir? İçeriğinden biraz bahseder misiniz?
Eylül ayı gibi “İntikam” adlı kitabım basılacak. Kitabın ismi aynı kalır mı yoksa değişir mi şimdilik bilmiyorum buna yayınevi karar verecek. Kısaca anlatmak gerekirse, Yirmi beş yıl önce ailesini ve kendisini öldüren bir iş adamının, yirmi beş yıl sonra o katliamdan kurtulan oğlunun babasının ve ailesinin ölümünden sorumlu tuttuğu babasının eski ortağından intikamını almayı anlatıyor. Şu anda baştan tekrar düzenliyorum hikayeyi.
EMEK VERMEK
11- Günümüzde artık ne yazık ki aşklar pek yaşanmıyor. Hatta kalmadı denilebilir. Ama sizin hikayelerinizde ki aşklar o kadar güzel ki, aşk sizce nedir?
Aşk kendinden önce karşındakini düşünmektir, emek vermek, çaba sarf etmek ve değer vermektir. Yani bana göre böyle olması gerekir. Şimdi ki aşkların bu kadar çabuk bitmesinin nedeni bunların olmaması. Artık aşklar çok hızlı yaşanıyor. Hemen aşık olunuyor ve en ufak engelde de bitiyor. Emek gösterilmeden elde ettiğin her şey kısa bir süre sonra değersiz oluyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: