BELEK SAHİLİNDE SİYASET BAŞROLDE

Mülkiyeti Turizm Bakanlığı’na bağlı olan Belek ve Kadriye’deki turizm alanları Belek ve Kadriye Belediyelerine” tahsis edilmiş, Turizm Bakanlığından tescil belgeleri olan 7 otel de bu alanda kendi müşterilerine sahil hizmeti verebilmek adına belediyelerden sahilde yer kiralamışlardı. İkili ilişkiler ile yürütülen tahsislerin ardından kiralanan bu yerler, zamanla amacının dışına çıkmış; SPA, restoran, cafe, dükkân gibi çok çeşitli işletmeler haline getirilmişti. Yani otel müşterileri ve halkın kullanımı” için belediyelere tahsis edilen bu günübirlik alanlar, zamanla rant alanlarına dönüştürüldü. 
AMACININ DIŞINA ÇIKARILDI
Belediye 2007 yılında ikinci parselde bulunan otellere sahili kullanmak üzere kiralamalar yapmıştı. Belek’te bulunan “Regnum Otel”  de aynı nedenle belediyeden aldığı kiralamayla  yaklaşık 40 dönümlük alanda havuz ve çeşitli sosyal aktivite üniteleri kurdu.  Turizm bakanlığı belediyelerin tahsis iptali ile yeniden ihaleye çıkaracağı ve aynı eski Turizm Bakanı Erkan Mumcu’nun “Hasan değil, basan alır” modelini uygulayacağı öğrenildi. Bu durumda Fikret Öztürk ihaleye girerek otelin önündeki alanı bedeliyle alması gerekecek.
ŞİMDİ NE OLACAK?
Bakanlık tarafından yapılacak yeni düzenlemede “Regnum Otel” tarafından yıllardır işletilen 40 dönümlük günübirlik alanın tahliyesi ve yıkımı istenirken, bu alanın Bakanlığın malı olduğu ve 40 dönüm üzerinde yeni iki motel yapılması için ihale açılacağı öğrenildi. İkinci parselde sahile kıyısı olmayan otellere  2007 yılında kiralanan alanların 2020’de  tahliyesi de istendiğine göre ve oteller de satışlarını yaptığına göre denize kıyısı varmış gibi sattıkları odaların geri dönüşü turizmde yeni bir kriz doğurmaz mı? Sezona 3 ay kala yine halk denize girmek için bakanlığın ihalelerini mi bekleyecek? Turizm Bakanlığı kendisine ait olan bir belediyeye, 3. kişilere kiralama hakkını niye vermiyor? Sonuç olarak yıllardır bedelsiz tahsisi yapılan bu alanların yeni düzenlemede ihale ile tahsisisin yapılacak olması dönemin Turizm Bakanı Erkan Mumcu’nun tahsisler konusunda yılar önce yaptığı “Hasan değil, basan alır” ifadelerini hatırlattı.
TAHLİYE İSTENDİ
Bakanlık, yaptığı incelemeler sonunda yapılan tahsisin amacının dışına çıktığını, günübirlik alan olarak verilen alanların farklı amaçlarla kullanılır olduğunu tespit etti. Ve Antalya Valiliğine gönderilen bir yazı ile “bu alanlarda yapılan tahsislerin kaldırıldığını, yeniden bir düzenleme yapılacağı için Serik Belediyesi tarafından sahilde bulunan 22 işletmeye tebligat gönderilerek 13 Aralık 2019 gününe kadar tahliyelerinin sağlanmasını” istedi.