ATSO Meclis toplantısında, odanın 1 Ekim'de komite ve meclis üyeleriyle başlayan, ardından yönetim kurulu, disiplin kurulu, TOBB delegeleri, meclis başkanlığı ve divanı, 49 meslek grubunun komite başkanları şeklindeki seçim sürecinin son aşaması olarak Hesapları İnceleme Komisyonu'nun seçimi yapıldı. Bu seçimde de 'mavi' ve 'kırmızı' listeden isimlerin oluşturduğu iki liste yarıştı.
ÇETİN VE BAHAR TOKALAŞTI
Hesapları İnceleme Komisyonu seçimine geçildiği sırada ATSO'nun eski başkanı ve meclis üyesi Davut Çetin de salona geldi. ATSO Başkanı Ali Bahar, Çetin'le tokalaşarak, selamlaştı. Bahar ve Çetin, oy kullanma işlemleri sırasında birbirine yakın oturdu. İki listenin aday olduğu seçimde, 117 meclis üyesinin tamamı oy kullandı.
İKİ LİSTE BİR KEZ DAHA YARIŞTI
Hesapları İnceleme Komisyonu için, 'mavi' liste adayları Ender Kuzucu, Özer Gözüm, Ali Demir, Fatih Nalbantoğlu, Cenan Demir, Ömer Akpınar, İsa Ersöz ile 'kırmızı' liste adayları Mehmet Çelik, Hasan Tunç, Musa Saraç, Ömer Gilan, İlker Özsoy, Tahir Denizli, Durmuş Küçükayaz yarıştı. Ender Kuzucu başkanlığındaki liste 67 oy alırken, Mehmet Çelik başkanlığındaki liste 50 oy aldı. 1 oy geçersiz sayılırken, bir listede çizik sebebiyle iki isim de olduğu için, Kuzucu 67, Çelik 50 oy almış oldu.
SEÇİM TARTIŞMASI
Toplantının son bölümündeki dilek ve temenniler kısmında ise meclis üyelerine söz verildi. Kırmızı ve mavi renklerden meclis üyesi seçilen isimler arasında Davut Çetin'in başkanlığındaki kırmızı listenin 59 oyundan 56'sının iptaline ilişkin İlçe Seçim Kurulu ve Yüksek Seçim Kurulu kararları eleştirildi. İki taraf arasında tartışmalar da yaşandı.
'4 YIL BOYUNCA DİLE GETİRECEĞİM'
Kullandığı oyu sosyal medya hesabından paylaşan ve 'işaretli oy' iddialarının yargıya taşındığı isimlerden biri olan Ayhan Yıldırım, "Biz burada 3 seçimi kazanıp, bugün burada insanların iradesine el konulmuş şekilde bir yönetim var. Ben bunu 4 yıl boyunca dile getireceğim, insanların öz iradesiyle seçilen bir yerde değiliz. Maalesef sözün bittiği yerdeyim. Bir mahkeme kararının insanların iradesinin üstünde olmasına anlam veremiyorum" diye konuştu.
DEVİR-TESLİM ELEŞTİRİSİ
Bazı üyeler de devir-teslim töreni yapılmaması, genel sekreter ve bazı personelin görev yerlerinin değiştirilmesi uygulamalarını eleştirdi. Mustafa Ayanoğlu ise yeni yönetimin basın toplantısına ve melek yatırımcılar toplantısına meclis üyelerinin davet edilmediğini belirterek, Ali Bahar'ın 'birlikte yöneteceğiz' söylemini hatırlatıp sitemde bulundu.
BİRLİK BERABERLİK ÇAĞRISI
Mavi listeden söz alan yönetim kurulu üyesi Yusuf Hacısüleyman, seçim sürecinin hepsi için gerçekten zor olduğunu belirterek, seçimin kuralları çerçevesinde oy kullanma işlemlerine ilişkin bazı kuralların da uygulanamadığından bahsetti. İlçe Seçim Kurulu kararının ardından İl Seçim Kurulu kararı 'hukuki üstünlük' olarak tanımlanırken, YSK kararının aynı şekilde tanınmadığını belirten Hacısüleyman, tüm meclis üyelerine bu tartışmaların artık geride bırakılması yönünde çağrıda bulundu.
Mustafa Karaman ise zor bir seçim dönemi geçirildiğini belirterek, "Bu yaşanmaması lazımdı, yaşandı. 32 yıldır bu meclisteyim, böyle bir konu görmedim. Seçimle ilgili konuşulacak her şeyde problemlerle karşı karşıya kalınabilir" diyerek, meclisi yeni süreçte tartışmaların sona erdirilip, birlik ve beraberlik içinde çalışmaya davet etti.
ŞİFRELİ OY İDDİASI
Hal grubundan Ali Demir ise kendisine şifreli oy kullandırılmak istendiği iddiasında bulundu. Demir, "Ben de seçim günü bir olay yaşadım. Bütün çevrem, çok saygı duyduğum insanlar beni sabah kahvaltıya çağırıp, öyle tehditvari işler ve konuşmalar, ben turuncu listede girdiğim halde 'size girişte o şifreli oy verilecek, bu arkadaşımız burada o oyu kullanacaksınız' dediler. Herkes denk olsun. Seçim odasına kapıdan girerken elimize şifreli oylar verildi ve ben kararımı sabah vermiştim, çünkü hiç kimse bana şifreli oy kullandıramaz, yanımdaki arkadaşa, 'sen bilirsin, vermek istersen verebilirsin ama ben vermeyeceğim' dedim. Bu mu yani üzerimize baskı yapılmadı, insanlar tehdit edilmedi, insanların oylarının üzerine şey konulmadı. Olabilir, şifreli oy verilebilir, önce de verilmiştir ama bunu böyle konuşmayalım. Bu saatten sonra meclisi toparlayıcı olalım. Ben de 3 dönemdir buradayım, 'ben bu zamana kadar böyle bir şey yapmadım, yapmam' dedim. Belki fikrim değişecekti" dedi.
BAHAR ELEŞTİRİLERE YANIT VERDİ
Tartışmaların ardından son sözü alan Ali Bahar, "Bazı şeyleri miktarınca konuşuyoruz, işte bundan dolaylı konuşmalarımı haklı olmak için yapmamaya çalışıyorum. Çünkü ben hayatım boyunca, öğrendim bunu, haklı olmak için değil, mutlu olmak için çalışmalıyız. Ayhan bey siz bunu her mecliste dile getirecek olsanız da ben sizin ayağınıza 4 yıl boyunca sürekli gelerek bu ortamı yok etmeye çalışacağım. Buna bütün kalbimle eminim. İnsanca size gelmek için elimden geleni yapacağım, bu zaten benim görevim" dedi.
'HAKKIN ARANMASI MÜSPET BİR ŞEYDİR'
Melek yatırımcıların ATSO veya OSB'nin organizasyonu olmadığını belirten Bahar, "Basın toplantısı bu süreçte kimse kimseyi kırmasın, üzmesin diye yapıldı. Oradaki olay aslında birlik beraberliğe zarar gelmemesi içindi. Haklı olmak için konuşacak olsam, burada bir sürü argüman sunarım. Seçim var, sandığa saygımız var ama bizim hukuka olan saygımız da hiç bitmedi. 49 grubun tamamı, herkes çalıştı, sizden nasıl bir şeylerin hakkını korumanız bekleniyorsa hepimizden bekleniyor. Yani siz eğer orada bir argüman görüyorsanız, biraz önceki yıldız gibi, o yıldız Ender Kuzucu'nun listesinde çıktı, 'yıldız var' dediler, koydular kenara, tartışmadık bile konuyu. Burada da böyle bir durum ortaya çıktıysa bunun çalıştığınız kesimler için bile hakkının aranması müspet bir şeydir" diye konuştu.
'DEVİR-TESLİMİ ARZU EDERDİM'
İl Seçim Kurulu'nun İlçe Seçim Kurulu kararını bozduktan sonra sadece basın açıklaması yaptığını belirten Ali Bahar, "Sonra yine bir hak arama noktasına gidildi ve oradan da bir hukuk, adalet çıktı. Burada duruyor. En kibar, en tahrip etmeyecek ve üzmeyecek şekilde bu işi toparlamaya çalışıyorum. Devir teslimi çok arzu ederdim, ben de isterdim ama yara o kadar çok kanıyordu ki artık devir bizim işimiz değildi. Buradaki profesyonellerin işiydi. Devreden birinci hamledir, teslim alan ikinci hamleyi gerçekleştirecektir. Umarım anlaşılmıştır" diye konuştu
YAKINLAŞMA ÇAĞRISI
Profesyonel yakın çalışma ekibini oluşturmanın doğal hakkı olduğunu da dile getiren Ali Bahar, şöyle devam etti:
"Hukuki bir süreç çalıştı, bir gitti, bir geldi, 'hukuka, adalete saygılıyız' diyorsak, bu yolda çalışmaya devam etmeliyiz. Ama birbirimizi bu koltuklarda, bu çatı altında üzmemizin bir anlamı olmadığını düşünüyorum. Ben süreç boyunca üzmemek için inanın her şeyi yaptım. Bir kutlama göremezsiniz, konuşmalarımın hepsinde 'aman sakın incitmeyin' dışında bir laf duyamazsınız. Hiç davul zurnalar falan çalınmadı. Sizleri üzecek, şahsiyetini zedeleyecek, mahcup edecek en ufak bir şeye kapalı bir WhatsApp grubunda dahi izin vermedim. Dolayısıyla lütfen elimizden geleni birbirimize yakınlaşmak için yapalım, ben yapacağım."
Yorumlar
Kalan Karakter: