Artılı Bi Şet!

4 artı 1 ‘hazırlık’ artı 3 artı 4.

İşte böyle bi şet.

4 dert derken;

Siz bi şet anladınız mı?

Sanmam.

Bizce anlamadınız.

Vala biz de bi şet anlamadık.

Büyüklerimiz öyle diyor.

Öyle de yapıyor.

Sonra kendileri de bi şet anlamıyor olacak ki yaptıklarından.

Sil baştan.

Yeni bi şet diyorlar şimdi de.

Yine artılı, martılı.

                       …

Tabi ki alınmaca, kızmaca bahis konusu bile olamaz.

Onlar da arıyor, araştırıyor.

Kafa yorup, kafa patlatıyor.

Elbet de bizler için.

Ama olmuyor.

Tutmuyor düzen bir türlü.

Artık tutturabilecekleri yere kadar.

Yola devam.

Böylesi bir mücadele azmi, gösterilen çelik gibi irade.

Olsa olsa alkışlanır.

‘Alkış’ deyince, sakın ola CHP alkışı akla gelmeye.

Dertsiz başa, dert açmak olur ki…

O da yorar.

                 …

Bizim gibi, bu 4’lü mörtlüleri ilk etapta anlayamayanlara;

Eğitim sisteminde getirilecek yeni düzenleme sözü edilen bu rakamlar.

‘’Canım, bir türlü oturtamadılar şu işi de’’ diyecek olanlara.

Oturturlar.

Oturturlar.

Hem de öyle bir oturturlar ki…

Örnek olacak kadar.

                    …

Dünyanın birçok ülkesi eğitim, sağlık ve savunma politikalarını kolaycana değiştirmez.

Bırakın külliyen değiştirip, alt üst etmeyi;

En küçük bir revizyon için bile, enine, boyuna yıllarca etüt ederler.

Bizde, Cumhuriyet tarihinin hemen tüm zamanlarında…

Özellikle de Milli Eğitim ve Sağlık politikalarında her daim esaslı bir revizyona tabi tutulur.

Hem de aynı iktidar döneminde.

Değişen, yeni gelenher bakan.

Düşünür. Taşınır.

Kendince bir usul bulup, uygulamaya şıppadanak başlar.

Efendim;

‘’Sistem çorbaya dönecek, mağduriyetler olacak’’ mış, muş.

‘’Binlerce çalışanı, öğretmeni,velisi ve öğrencilerin kafası karışacak’’ mış, muş.

Falan da filan.

                           …

Özellikle Sağlık ve Milli Eğitim’de, hükumet politikaları yerine, oranın bakanı genelde karar verir.

Hemencecik de uygular.

Bizlere de kuzu kuzu kabullenmek düşer.

Çar, naçar.

Yok, yok.

Onlar doğrusunu yapıyor, biz anlayamıyoruz galiba.

Artık, kafa kağıdımızın eskimesinden mi?

Yaş kemale erdi de, kafa bulanıklığımı başladı?

Olur mu olur.

Biz kabullenmesek de.

Yapılmış ve yapılacak yeniliklere karşı durmamız bundandır zahir.

Çocuklar büyüdü.

Torun tonbalak da yok ki, ne düşündüklerini soralım.

Eee.

Bu yaştan kelli, önümüze gelen çocuklara da sormak, zevahiri bozar.

Kabullenmek te olmuyor yaşı geçmiş, işi bitmişliği.

Ol nedenle, bizimki, laf ola, torba dola…

Böyle kabullenin bundan kelli 4’lerle ilgili kafa takıklığımızı.