Toplumlar ise, güvendiği sağlam duygular üzerine temeller kurar.
Toplumun temel taşları devlete güven, askere güven, hukuka güven, aileye güvendir. Demokrasi ise, vazgeçilmez yönetim şeklidir. Çünkü işleyişinde güven vardır.
Ancak son bir yıldır toplumumuzda güvensizlik ciddi anlamda arttı.
Hiçbir şeye güvenemez olduk!
Temel taşlar yerinden oynadı!
Kimse itiraf edemese de olmazsa olmazlarımızın arasında bulunan ve güven hissettiğimiz her vazgeçilmeze şüpheyle bakar olduk.
Şimdi gündemimizde şüphe var…
Mesela toplum olarak sandığa çok güvenirdik. Kim ne derse desin 5 yılda bir toplum olarak söz hakkı olduğumuzu hissettiğimizden midir? Nedir?
Sandık bizim için değerliydi. Dokunulmaz, yalan söylemez, şüpheyle bakılmazdı…
Sandıktan çıkanla tartışmazdı…
Şüphe asla duyulmazdı…
İlk gözümü çarpan Ak Parti’nin ‘Sandığına sahip çık’ sloganıyla seçim startı vermeseydi. Şüpheyle bakmadım, iktidar partisi herkesi oy kullanmaya davet ediyor diye düşündüm. Sonra sadece AK Parti’nin değil, diğer partilerin de sandığın başına yasal olarak verilen sorumluluğunun dışında da sandık takipçileri, sandık gözlemcileri adı altında bir sandığın başına çok sayıda takipçi koyduğunu öğrendim.
Sonra ortaya Oy ve Ötesi Derneği diye bir dernek çıktı. Bu dernek 120 bin müşahitle 7 Haziran Genel Seçimleri’nde sandıkları kontrol edecek… Dernek özel geliştirilen bir yazılımla, YSK’nın açıkladığı seçim sonuçlarının sağlamasını da yapacak.
Dernek yöneticileri, insanların artık oy kullanmakla kalmayıp, kullandıkları oyu sonuçlara yansıyana kadar takip edeceklerini dile getiriyor.
Bu şüphe niye?
Bu güvensizlik neden?
Kullandığımız oy yerine gitmiyor mu?
Anlaşılan artık toplum olarak sandığa da şüpheyle bakıyoruz…
Yorumlar
Kalan Karakter: