5 Aralık 1934’te Türk kadınlarına tanınan seçme ve seçilme hakkının 91. yıl dönümü, kadınların toplumsal, siyasal ve ekonomik yaşamda eşit bireyler olarak yer alabilmesi adına büyük bir kazanım olarak tarihteki yerini koruyor. Bu önemli gün vesilesiyle DEVA Partisi Antalya İl Başkanı Özlem Arlıer, açıklamada bulundu.
“Bu hak, kadınlara verilen değil, kadınların mücadele ederek aldığı bir haktır”
Arlıer, 5 Aralık'ın anlamına dikkat çekerek: “Türk kadını, 1934’te seçme ve seçilme hakkını elde ederek modernleşme yolunda büyük bir adım attı. Ancak bu kazanım bir lütuf değil, yıllar süren mücadelenin, fedakârlığın ve kararlılığın sonucudur. Bugün bizlere düşen, bu hakları daha da güçlendirmek ve her alanda gerçek eşitliği sağlamak için mücadeleyi sürdürmektir.”
Kadınların siyasal temsili hala yetersiz
Türkiye’de kadınların siyasal hayattaki görünürlüğünün sınırlı olduğuna dikkat çeken Arlıer: “Kadınlarımız toplumun yarısını oluştururken siyasette temsil oranları ne yazık ki yüzde 20’lere bile ulaşamıyor. Bu tablo kabul edilemez. Siyasi partiler erkek egemen yapısını dönüştürmek zorunda. Siyasete katılım, teşkilatlanma, karar alma süreçleri ve yerel yönetimlerde daha fazla kadına ihtiyaç var.”
“Kotalar bir başlangıçtır, çözüm değildir”
Arlıer, kadınların siyasette önünü açacak kalıcı düzenlemelerin önemini vurgulayarak: “Cinsiyet kotası elbette kıymetlidir ancak kendi başına yeterli değildir. Gerçekçi politikalar, teşvik mekanizmaları ve eşit fırsatların kurumsallaştığı bir siyasi zemin oluşturulmalıdır. Kadınlar siyasette ‘tamamlayıcı’ değil; karar verici konumda olmalıdır.”

Kadına şiddet konusu: ‘Toplumsal bir utanç tablosu’
Arlıer, kadına yönelik şiddetin toplumun kanayan yarası olduğunu belirterek: “Her yıl yüzlerce kadın şiddet nedeniyle yaşamını kaybediyor. Kadınların güven içinde yaşayamadığı bir ülkede demokrasiden söz edemeyiz. Şiddetin önlenmesi için caydırcı kanunlar elzemdir.”
Ayrıca, Antalya genelinde son yıllarda artan şiddet vakalarına değinerek yerelde çözüm odaklı politikaların hızla hayata geçirilmesi gerektiğini ifade etti.
“Ekonomik bağımsızlığı olmayan bir kadın özgür değildir”
Kadınların iş hayatındaki sorunlarına da dikkat çeken Arlıer, Antalya'nın turizm, hizmet ve tarım gibi sektörlerinde kadın emeğinin büyük ancak görünmez bir yük oluşturduğunu söyleyerek: “Kadın istihdamının artırılması, Kayıt dışı kadın işçi oranının azaltılması, Kadın girişimcilere özel fonların güçlendirilmesi, Esnaf kadınlara düşük faizli destek paketleri, Kreş ve bakım hizmetlerinin yaygınlaştırılması”
Bu alanlarda ciddi adımlara ihtiyaç olduğunu vurgulayan Arlıer: “Kadınlar çalıştığında sadece kendi hayatları değil, ülkenin ekonomisi büyür. Ekonomik özgürlüğü olmayan bir kadın, hiçbir alanda gerçek özgürlüğü yaşayamaz” dedi.
Eğitim, bilim ve sosyal yaşamda kadının yeri güçlendirilmeli
Arlıer ayrıca kız çocuklarının eğitime erişiminin önemine dikkat çekerek: “Bugün hala kız çocuklarının okullaşma oranı, STEM alanlarındaki temsil oranı ve eğitimde fırsat eşitliği konusunda sorunlarımız var. DEVA Partisi olarak bilim, teknoloji, mühendislik gibi alanlarda kız çocuklarının desteklenmesini, burs ve mentorluk programlarının artırılmasını savunuyoruz.”
Antalya özelinde kadın politikaları
Antalya’nın dinamik ve büyük bir şehir olduğuna değinen Arlıer, yerelde yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: Kadın danışma merkezlerinin artırılması, Psikolojik ve hukuki destek noktalarının yaygınlaştırılması, Belediyelerde kadın odaklı sosyal projelerin güçlendirilmesi, Kadın kooperatiflerinin desteklenmesi, Kent merkezlerinde güvenli alan uygulamalarının genişletilmesi” olduğunu vurguladı.
Yorumlar
Kalan Karakter: