Antalya’dan çarpıcı tarım çıkışı! “Çiftçi zarar ediyor, millet pahalıya tüketiyor”

Anahtar Parti Antalya İl Başkanı Mehmet Çalışkan’dan tarım politikalarına eleştiri geldi. Çalışkan “Üretici zararına satıyor, tüketici pahalıya yiyor” ifadelerinde bulundu. 
Anahtar Parti Antalya İl Başkanı Mehmet Çalışkan, tarımda yaşanan sorunları örneklerle dile getirdi. Çalışkan, üreticinin emeğinin karşılığını alamadığını, tüketicinin ise fahiş fiyatlarla karşı karşıya bırakıldığını belirterek, eleştiride bulundu.

Çalışkan, 2025 yılı çay fiyatları üzerinden yaşanan adaletsizliği: “2025 çay fiyatı 25,44 TL olarak açıklandı. Çaykur, her zamanki gibi hasadın yalnızca %50’sini aldı, geri kalanını özel sektör 15 TL’den çiftçinin elinden kaptı. Çiftçi emeğinin yarısını zararına satarken, tüketici marketten çok yüksek fiyata çay almak zorunda kalıyor. Fındıkta tablo daha da vahim. 200 TL fiyat açıklandı, ama üreticinin maliyeti 190 TL. TMO ancak %20 alım yapıyor. Tüccar randıman ve buruşuk oranı bahanesiyle fiyatı düşürüyor, çiftçi tamamen tüccarın insafına terk ediliyor.”

Üreticilerin yaşadığı çelişkiye dikkat çeken Çalışkan, depodaki soğan ve patates fiyatlarını örnek göstererek: “Bugün depodaki soğan ve patates çiftçiden 4 TL’ye alınıyor. Ekimden itibaren pazara 15–20 TL’den verilecek, tüketici markette 25–30 TL’ye alacak. Yani çiftçi zarar ederken, stokçular ve aracılar kazanacak; enflasyonu da tüketici ödeyecek. Çiftçi zararına üretim yapıyor, millet pahalıya tüketiyor. Bu adalet mi?”
Çalışkan, tarım desteklerinin üreticiyi ayakta tutmadığını vurgulayarak: “10 yıl önce tarımsal destekler girdi maliyetlerinin %10–15’ini karşılıyordu. Bugün bu oran %3’e düştü. Destekler çiftçinin maliyetini düşürmek yerine gübre, tohum, ilaç ve yem tekellerine kazanç oldu. Mazot zamları çiftçinin yükünü iyice artırdı. Bu, çiftçiyi cezalandıran, komisyoncuyu zengin eden bir politikadır.”
Çalışkan: “Bugün izlenen politikalar üreticiyi cezalandırıyor, tüketiciyi mağdur ediyor. Anahtar Parti’nin tarım vizyonu açıktır: Çiftçi ayakta kalırsa, devlet de ayakta kalır. Biz üreticinin ürününü alacağız, tüketiciyi de koruyacağız. Üreten de mutlu olacak, tüketen de.”