Antalya İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Şube Başkanı Mehmet Soner Akdoğan, kentteki yapı stokunun önemli bir bölümünün deprem hesabı yapılmadan inşa edildiğini belirtti. Akdoğan, özellikle 1970’li ve 1980’li yıllardan itibaren hızla artan yapılaşmada ciddi teknik eksiklikler bulunduğuna dikkat çekti.
Vatandaşların “Bu binalar yıkılırsa sorumlusu kim olacak?” sorusunu değerlendiren Akdoğan, sorumluluğun tek taraflı olmadığını vurgulayarak: “Bu konuda hem yerel yönetimlerin hem de kamunun sorumluluğu var. Geçmiş yıllarda Antalya’nın deprem riskinin düşük görülmesi nedeniyle binalar deprem hesabı yapılmadan inşa edildi. Ayrıca kullanılan malzeme kalitesi bugünkü standartlardan çok uzaktı ve yapıların inşasında yeterli denetim uygulanmadı.”
“Antalya uzun yıllar 4. derece deprem bölgesindeydi”
Akdoğan, Antalya’nın geçmişte 4. derece deprem bölgesinde yer alması nedeniyle 1970’li, 1980’li ve 1990’lı yıllarda yapılan birçok binada deprem etkisinin hesaba katılmadığını ifade ederek: “Antalya’da yıllarca deprem riski yokmuş gibi davranıldı. 4. derece deprem bölgesiyken yapılan çok sayıda yapı, deprem etkisi düşünülmeden inşa edildi. Daha sonra bölge 2. derece deprem bölgesi olarak güncellendi ancak yapı stoku çoktan oluşmuştu.”
Bu nedenle kentte kapsamlı bir dönüşüm yapılması gerektiğini belirten Akdoğan, yapı güvenliği konusunda hem kamu kurumlarının hem yerel yönetimlerin ortak sorumluluk taşıdığını söyledi.
“Yapılar kaderine terk edilmiş durumda”
Akdoğan, yapılarda periyodik kontrol sisteminin bulunmadığını, binaların inşa edildikten sonra kaderine terk edildiğini belirterek: “Kamunun, araçlarda ve asansörlerde uygulandığı gibi, yapılar için de periyodik kontrol sistemini hayata geçirmesi gerekiyor. Bunun yanında yerel yönetimlerin yapılarda ruhsatsız tadilatlara göz yumduğu, vatandaşların herhangi bir izin almadan değişiklikler yapabildiği görülüyor. Kentsel dönüşüm uygulamaları da yetersiz kalıyor. Güçlendirme çalışmalarında ise mevzuat engelleri nedeniyle yerel yönetimler süreci tıkıyor.”
Son olarak Akdoğan, Antalya’daki riskli yapı stokunun dönüştürülmesi ya da daha dirençli hale getirilmesi için bir seferberlik başlatılması gerektiğini ifade etti.
Yorumlar
Kalan Karakter: