Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANSİAD) Başkanı Ercan Özbek, yaptığı değerlendirmede 2025 yılının Türkiye ekonomisi açısından istikrar arayışının öne çıktığı ancak reel sektör üzerinde ciddi maliyetler yaratan bir yıl olduğunu söyledi. Özbek, küresel ve ulusal gelişmelerden Antalya ekonomisine, 2026 beklentilerinden ANSİAD’ın vizyonuna kadar kapsamlı değerlendirmelerde bulundu.
Ercan Özbek, 2025 yılında küresel ölçekte yüksek faiz ortamının devam ettiğine dikkat çekerek, jeopolitik risklerin ticaret ve enerji fiyatları üzerindeki etkisinin Türkiye gibi dış ticarete ve sermaye hareketlerine duyarlı ekonomiler için belirleyici olduğunu ifade etti. Avrupa pazarındaki yavaşlamanın da ihracatçı firmalar üzerinde baskı yarattığını vurguladı.
Ulusal ölçekte ise 2025 yılının, enflasyonla mücadelede kararlılığın sürdüğü, mali disiplinin öne çıktığı ve iç talebin kontrollü biçimde daraltıldığı bir dönem olarak kayda geçtiğini belirten Özbek, sıkı para politikasının fiyat istikrarı açısından gerekli olduğunu ancak bunun reel sektör açısından ciddi sonuçlar doğurduğunu söyledi.

Rekabetçi baskı yoğun hissediliyor
ANSİAD Başkanı Özbek, 2025 yılında reel sektörün karşı karşıya kaldığı temel sorunları şu başlıklar altında topladı: Finansmana erişimde daralma, artan işletme sermayesi ihtiyacı, maliyet, fiyat dengesinin bozulması, talep tarafında yavaşlama. Özellikle KOBİ’lerin yüksek faiz ortamında özkaynaklarıyla ayakta kalmaya çalıştığını dile getiren Özbek, bu nedenle birçok yatırım kararının ertelendiğini söyledi. İhracatçı firmaların ise kurdaki sınırlı hareket alanı nedeniyle rekabetçilik baskısını daha yoğun hissettiğini kaydetti.

“Kişi başı harcamalarda beklenen artışın sağlanamadı”
Antalya özelinde değerlendirmelerde bulunan Ercan Özbek, kentin temel dinamiklerini oluşturan turizm, tarım, ticaret ve hizmet sektörlerinin 2025 yılında farklı oranlarda etkilendiğini ifade etti.Turizm sektörünün ziyaretçi sayıları açısından güçlü bir performans sergilediğini belirten Özbek, kişi başı harcamalarda beklenen artışın sağlanamadığını söyledi. Artan enerji, gıda ve personel maliyetlerinin karlılık üzerinde baskı yarattığını vurgulayan Özbek, nitelikli iş gücüne erişimin sektörün yapısal sorunlarından biri olmaya devam ettiğini dile getirdi.
Tarım sektöründe ise girdi maliyetlerindeki artış, iklim kaynaklı verim kayıpları ve ihracat pazarlarındaki dalgalanmaların üreticinin sürdürülebilirliğini zorlaştırdığını ifade eden Özbek, Antalya gibi katma değerli üretim potansiyeli yüksek bir şehir için tarımda planlama, markalaşma ve ihracat odaklı dönüşüm ihtiyacının daha görünür hale geldiğini söyledi.

“2026 beklentileri anahtar kelime öngörülebilirlik”
2026 yılına girerken iş dünyasının en temel beklentisinin öngörülebilirlik olduğunu vurgulayan ANSİAD Başkanı Ercan Özbek, enflasyonda kalıcı bir düşüş trendinin güçlenmesi, faiz oranlarında kademeli bir normalleşme ve kredi kanallarının daha sağlıklı işlemesinin yatırım iştahının yeniden canlanması açısından kritik önemde olduğunu belirtti.
Küresel beklentilere de değinen Özbek, ticaret savaşlarının enflasyon üzerindeki etkisinin sınırlı kalacağı, teknoloji şirketleri öncülüğünde finansal piyasalardaki yükseliş eğiliminin bir süre daha devam edeceği ve ABD Merkez Bankası’nın faiz indirimleriyle küresel ekonomik dinamizmin korunacağı yönünde beklentiler olduğunu söyledi.
2026’ya dair öngörüler
Ercan Özbek, 2026 yılının; Verimlilik odaklı yatırımların öne çıktığı, dijitalleşme ve yeşil dönüşüm projelerinin hız kazandığı, ihracatta pazar çeşitliliğinin arttığı bir yıl olmasını beklediklerini ifade etti. Ancak bu sürecin başarıya ulaşabilmesi için üretimi, sanayiyi ve ihracatı önceleyen politikaların kararlılıkla sürdürülmesi gerektiğini vurgulayan Özbek, reel sektör üzerindeki finansman yükünün dengelenmesi ve özellikle yerel ekonomilerin ihtiyaçlarının daha fazla dikkate alınmasının önemine dikkat çekti.
ANSİAD’ın 2026 vizyonu
ANSİAD’ın 2026 yılı yol haritasını da paylaşan Ercan Özbek, dernek olarak öncelikli alanlarını şöyle sıraladı: Üyelerin kurumsal dayanıklılığını artırmaya yönelik eğitim ve rehberlik çalışmaları, yeşil dönüşüm, karbon ayak izi ve sürdürülebilirlik konularında farkındalık ve uygulama projeleri, genç girişimcilik ve kadın istihdamını destekleyen somut programlar, üniversite–sanayi iş birliklerini güçlendiren platformlar alanların öncelikli olduğunu vurguladı. Özbek, Antalya’nın sadece turizmle değil; üretim, tarım teknolojileri, lojistik ve hizmet ihracatı alanlarında da güçlü bir merkez haline gelmesi için ortak akıl ve iş birliğinin önemine vurgu yaptı.
Yorumlar
Kalan Karakter: