Örneğin; Güzeloba’dan , Laura AVM ye kadar tüm ışıklı kavşaklar, sorunlu, birinden kalkıyor, bir birine yakın diğer kavşaklarda devamlı kırmızı ışık nedeni ile duruyorsunuz. Yeşil dalga veya uzaktan algılama sistemi ile trafik akışı kesilmeden sağlanamazmı? En azından tali yolların süreleri kısaltılarak, anayolların trafik akışı sağlanmalı.
Bir diğer sorunlu konuda ANTRAY! Topu topu iki kapalı istasyonu olan işletme, bu iki istasyonu işletmekten aciz! ÇALLI istasyonunun yürüyen merdivenleri bir türlü çalıştırılamıyor. Gelişmiş teknoloji olan sensorlar neden kullanılmıyor? Bir gün inişi , başka gün çıkış bozuluyor. Tamir için gerekli hassasiyet, teknik servis tarafından gösterilmiyor. Yaşlıların, küçük çocuklu annelerin, çektikleri çileler günlerdir sürüyor. Defalarca, verilen telefonlara müracaat ediyoruz, ‘teknik servise iletildi’ cevabı almaktan bıktık. Biran önce bu yürüyen merdiven ve bantların randımanlı çalışmasını, ödediğimiz ücret nedeni ile bekliyoruz. Böyle bir istasyon işletmesi Antalya’ya yakışmıyor!
Muratpaşa belediyesi, yeterli olmasa da kaçak yapılarla ve şehirdeki viraneliklerin kaldırılması konusunda mücadelesini sürdürüyor, kazanılan yerlerin yeniden işgalini önlemek için park yapılması da çok yerinde bir uygulama.
Büyükşehir’in, Antalya’yı çağdaş bir turizm şehri yapma gayretlerini de takdirle karşılıyoruz. Ancak kapalı yolda bulunan salaş binaların ve yeni yapılan bakırcılar çarşısı ve devamındaki binaların yıkılması ile Cumhuriyet Meydanı bütünlüğünü bozan, Kale Kapısındaki o döküntü binaların kaldırılması Büyükşehir’i Antalya için en güzel uygulamayı başarmış belediye olarak tarihe geçirecektir. Bu konuyu biran önce masaya yatırmasını Sayın Türel’den bekliyoruz…
Son olarak, Kırmızı Otobüslerin duraklardan başka yerden birkaç istisna hariç yolcu almaması, yolcunun duraklara alışmasını büyük ölçüde sağladı. Bunun için uygulamanın titizlikle devamının sağlanması takip edilmelidir.
Belediyelerimizin başarılı çalışmalarının devamlı takipçisiyiz. Yaptığımız eleştirilerin yapıcı algılanması ile aksaklıkların biran önce giderilmesini bekliyoruz.
Antalya bir turizm kenti ; doğası ve tarihi eserleri ile milyonlarca turist çekiyor. Bu değerlerine karşın, Antalya’nın tarihi ve doğası göz göre göre tahrip ediliyor.
Özellikle Üç kapılar ve Kale kapısındaki tarihi eserlere yapılan saldırılar görmezden geliniyor. Tarihi hamamın mağaza olarak kullanılması için binanın tarihi yapısının pencerelerden başlayarak tahrip edilmesi, batı cephesine bir gecekondu binanın yamanması, başta Anıtlar Kurulu olmak üzere, Üniversite’nin tarih ve arkeoloji hocalarının , belediyelerin ilgisini neden çekmiyor!
Kale surlarını kapatan, büfeler, lokantalar, banka ve işyerleri, hiçbir sakınca görmeden tarihi surlar içinde ve önünde faaliyetlerini sürdürüyorlar. Eski eserleri koruma kanununu hiçe sayarak, ulusal değerlerimizi tahrip ediyorlar. Bu yerler için mahkemeden verilmiş yıkım kararları olmasına karşın, tarihi dokunun ortaya çıkarılması bir türlü mümkün olamamaktadır.
Turistlerin gözü önündeki en çirkin görüntüde , resimlerde görüldüğü üzere eski hamam külliyesine yapıştırılmış olan salaş işyeridir. Hiç olmasa bu salaş ve çok çirkin yamama binanın oradan biran önce kaldırılması, Tarihe saygı göstergesi olarak,Anıtlar kurulun acil görevi olmalıdır.
Yorumlar
Kalan Karakter: