ATSO Başkanı Davut Çetin, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan eylül ayı enflasyon rakamlarını değerlendirdi. Üretici fiyatları ile tüketici fiyatları arasındaki makasın açılmaya devam ettiğini kaydeden Başkan Çetin, "Enflasyon rakamları, tüketici için zor, üretici için çok daha zor bir süreçte olduğumuzu gösteriyor. Maalesef alışık olmadığımız enflasyon rakamları ile karşı karşıyayız. Artık durumun ciddiyeti nedeniyle ekonomi yönetiminin piyasaya vereceği güven, atacağı adımlardaki doğru zamanlama, kararlılık ve kapsayıcılık artık çok daha önemli hale gelmiştir. Bütün toplum olarak radikal bir istikrar programı uygulanmasının kaçınılmaz olduğunu görmeli ve yapısal reformlara kendimizi hazırlamalıyız" dedi.
EN YÜKSEK ARTIŞ EV EŞYASI GRUBUNDA
Ana harcama grupları itibariyle bir ay önceye göre en yüksek artışın yüzde 11,41 ile ev eşyası, yüzde 9,15 ile ulaştırma ve yüzde 7,42 ile çeşitli mal ve hizmetler gruplarında gerçekleştiğini anlatan Başkan Çetin, yıllık bazda enflasyondaki en fazla artışın yüzde 37,28 ile ev eşyası, yüzde 36,61 ile ulaştırma ve yüzde 30,61 ile çeşitli mal ve hizmet gruplarında gerçekleştiğini ifade etti. Başkan Çetin, üretici fiyatlarında artışın yüzde 46'ya yükselmesi ve TÜFE oranının çok üzerinde seyretmesinin reel sektör açısından oldukça sorunlu olduğunu söyledi. Üretici fiyatlarında aylık yüzde 10.88 artışın 2.74 puanı, yani yüzde 25'inin elektrik ve doğal gaz zamlarından kaynaklandığına değinen Davut Çetin, "Gıda, tekstil, metal gruplarının enflasyon katkıları da yüksektir. Yİ-ÜFE'de, sanayinin dört sektörünün bir önceki aya göre değişimleri; madencilik ve taşocakçılığı sektöründe yüzde 5,65, imalat sanayi sektöründe yüzde 9, elektrik ve gaz sektöründe yüzde 40,21 ve su sektöründe yüzde 0,65 artış olarak gerçekleşmiştir" dedi.
EKONOMİ YÖNETİMİNİN TAVRI
Mevcut rakamların üretici-tüketici enflasyonu makasının açılmaya devam ettiğini gösterdiğini vurgulayan Davut Çetin, "Diğer taraftan piyasadaki durgunluk ve daralma nedeniyle üreticilerimiz maliyetlerini fiyat etiketlerine yansıtamıyor. Türkiye ekonomisi yıllarca konuşulan düşük kur-yüksek faiz yapısından, şimdi yüksek enflasyon, yüksek kur, yüksek faiz durumuna geçmiştir. Enflasyon faizleri yukarı çekmekte, faizlerdeki yükselme ise üretimi frenlemektedir. Bu stagflasyon sarmalından orta ve uzun vadede kalıcı çıkışın yolu sürekli dile getirdiğimiz adalet sisteminden eğitim sistemine, vergi sisteminden yönetişime uzanan yapısal reformlardır. Bundan sonraki süreçte ekonomi yönetiminin piyasaya vereceği güven, atacağı adımlardaki doğru zamanlama, kararlılık ve her alanda kapsayıcılık artık çok daha önemli hale gelmiştir" diye konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: