Antalya’da geniş güvenlik önlemleri altında gerçekleştirilen “Geçinemiyoruz” yürüyüşü, Aydın Kanza Parkı'ndan başlayarak Cumhuriyet Meydanı'na ulaştı. Yürüyüş boyunca katılımcılar, müzikler ve sloganlar eşliğinde hak arayışlarını dile getirerek, geçim sıkıntısına dikkat çekti. Yürüyüşe Antalya CHP İl Başkanı Nail Kamacı, DİSK Akdeniz Sorumlusu Vedat Küçük, Antalya KESK Dönem Sözcüsü Devrim Mol, Eğitim-Sen Antalya Şube Başkanı Kadir Öztürk, çeşitli siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum kuruluşları katıldı. Eyleme katılan grup, Türkiye'nin farklı şehirlerinde eşzamanlı olarak gerçekleştirilen benzer eylemlerle “Geçinemiyoruz” temalı mesajı verdi.
Cumhuriyet Meydanı’nda coşkulu toplanma
Cumhuriyet Meydanı'na ulaşıldığında coşkulu bir şekilde sloganlar atılmaya devam etti. “Hak, hukuk, adalet” şeklinde atılan sloganlar meydanı yankılandırdı. Toplantıda sivil toplum kuruluşu temsilcileri kürsüye çıkarak, bağlı oldukları örgütlerin ve meslek gruplarının yaşadığı sorunlara dair açıklamalarda bulundu. Yürüyüşe yaklaşık 2500 kişi katılırken, Cumhuriyet Meydanı çevresindeki balkonlardan da geniş bir destek geldi. Vatandaşlar, eyleme alkışlarla ve sloganlarla moral verirken, yürüyüşün geniş katılımı dikkat çekti.
“Geçinemiyoruz” temalı eylemler Türkiye’nin her yerinde gerçekleşti
Eylemin başlıca konusu “Geçinemiyoruz” olurken, Türkiye’nin farklı illerinde de benzer etkinlikler düzenlendi. Antalya’daki katılımcılar, yaşam pahalılığı, geçim sıkıntısı ve ekonomik zorluklar karşısında tepki gösterdi. Etkinlikte söz alan sivil toplum kuruluşları temsilcileri, mevcut ekonomik koşulların emekçiler ve dar gelirli kesimler üzerinde ağır bir yük oluşturduğunu vurgulayarak, bu durumu değiştirebilmek için toplumsal dayanışma ve güçlü bir örgütlenme gerektiğini belirtti.
“Emekçiler yok sayılıyor”
Cumhuriyet Meydanı’nda yapılan mitingde konuşan KESK Dönem Sözcüsü Devrim Mol, 2026 yılı bütçesinin emekçileri yok saydığını belirterek, bütçenin adil paylaşım ilkesinden uzak olduğunu söyledi. Mol, bütçenin kaynağının emekçilerin ödediği vergilerden oluştuğunu vurgulayarak, “Kaynak var ama bu kaynak sermayeye, faize, yandaşa gidiyor” dedi.
“İnsanca yaşam talebine ‘Kaynak yok’ deniliyor”
Mol, kamu emekçilerinin insanca yaşam taleplerinin sürekli olarak bütçe gerekçesiyle reddedildiğini belirterek, “Ne zaman insanca yaşamak istiyoruz desek ‘bütçe imkânı yok’ deniliyor. Oysa kaynak var ama utanma yok” ifadelerini kullandı. Türkiye’de gerçek enflasyonun çarşıda ve pazarda yaşandığını dile getiren Mol, TÜİK verilerinin halkın yaşadığı geçim krizini yansıtmadığını söyledi. Mol, her üç çocuktan birinin okula aç gittiğini, MESEM uygulamalarıyla çocukların ucuz iş gücü haline getirildiğini ve iş cinayetlerinde Türkiye’nin üst sıralarda yer aldığını ifade etti.
“Kamu emekçisi bu ülkenin omurgasıdır”
Kamu hizmetlerinin halk için olması gerektiğini belirten Mol, kamu emekçilerinin güvencesizlik, mobbing ve liyakatsizlikle karşı karşıya bırakıldığını söyledi. 24 yıllık süreçte kamuda torpil ve kayırmanın esas hale geldiğini belirten Mol, sefalet düzeyindeki maaşlarla geçinmenin imkansız hale geldiğini vurguladı. Konuşmasında kadınların hem işte hem evde sömürüldüğünü ifade eden Mol, kadın işsizliğinde Türkiye’nin Avrupa birincisi olduğunu söyledi. Gençlerin ise işsizlik ve geleceksizlikle karşı karşıya bırakıldığını belirten Mol, “Gençliğin geleceği bütçede başlar” dedi.
Yorumlar
Kalan Karakter: