TBMM Genel Kurulu’nda 2026 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi görüşülürken söz alan CHP Antalya Milletvekili Aliye Coşar, bütçe politikalarını sert ifadelerle eleştirdi. Coşar, hazırlanan bütçenin halktan kopuk olduğunu belirterek, ekonomik ve sosyal tablonun ağırlaştığını savundu.
“Bütçe halkın vergileriyle yapılıyor ama halk yok”
Konuşmasının başında bütçenin bir yönetim anlayışının aynası olduğunu ifade eden Coşar, bütçenin en büyük kaynağının halkın ödediği vergiler olmasına rağmen bu bütçede vatandaşın yer almadığını söyledi. Coşar, “Yirmi üç yıldır bütçeleri siz hazırlıyorsunuz; rakamlar ve bakanlar değişti ama anlayış değişmedi. Zengine daha çok servet, vatandaşa yoksulluk düştü” dedi.
Uluslararası endekslerle Türkiye karnesi
Uluslararası raporlar üzerinden değerlendiren Coşar, Türkiye’nin birçok alanda gerilediğini vurguladı. Türkiye’nin 2025 İnsan Hakları Özgürlük Endeksi’nde 164 ülke arasında 130’uncu, Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülke içinde 159’uncu sırada yer aldığını belirten Coşar, Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde ise 142 ülke arasında 118’inci sırada olunduğunu ifade etti.
Türkiye’nin OECD ülkeleri arasında yargıya güven sıralamasında sondan ikinci sırada olduğunu söyleyen Coşar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne yapılan başvurularda ise ilk sırada yer alındığını hatırlattı.
“Enflasyon ve yoksullukta zirvedeyiz”
Ekonomik tabloya da değinen Coşar, Türkiye’nin OECD ülkeleri arasında en yüksek enflasyona sahip ülke olduğunu belirtti. Gıda enflasyonunda da Türkiye’nin açık ara ilk sırada olduğunu söyleyen Coşar, çocuk yoksulluğunun yüzde 22,4’e ulaştığını, geniş tanımlı işsizliğin ise yüzde 32 seviyesinde olduğunu dile getirdi.
Ortaya çıkan tablonun yönetim anlayışının sonucu olduğunu söyleyen Coşar, “Ülkeyi yönetemediğiniz gibi bütçeyi de yönetemiyorsunuz. Halk bu başarısızlığı sandıkta gösterdi. Buna rağmen tek bir istifa bile yok” ifadelerini kullandı.
Başkanlık sistemi eleştirisi
Mevcut yönetim sistemini de eleştiren Coşar, başkanlık sisteminin Meclis’i işlevsiz hale getirdiğini savundu. Bu sistemin sonucunun yokluk, yoksulluk, adaletsizlik ve liyakatsizlik olduğunu belirten Coşar, ekonomik kriz nedeniyle çocukların temel gıdaya dahi erişemediğini söyledi.
Çocuk işçiliği ve MESEM uygulamaları
Çocuk işçiliğine dikkat çeken Coşar, yalnızca bu yıl iş cinayetlerinde 85 çocuğun hayatını kaybettiğini belirtti. Mesleki Eğitim Merkezleri’nde (MESEM) çalışan çocuklardan son iki yılda 17’sinin yaşamını yitirdiğini hatırlatan Coşar, bu ölümlere rağmen sorumlular hakkında adım atılmadığını ifade etti.
Kadın emeği görmezden geliniyor
Kadınların çalışma hayatındaki durumuna da değinen Coşar, kadınların iş gücüne katılım oranının yüzde 36’da kaldığını, çalışan kadınların yüzde 40’ının kayıt dışı ve güvencesiz çalıştığını söyledi. Bütçede kadın emeğini ve kadın yaşamını koruyacak politikaların yer almadığını vurguladı.
Gençler umutsuz, aile yapısı zorlanıyor
Gençlerin işsizlik ve gelecek kaygısı nedeniyle evlenemediğini ve çocuk sahibi olamadığını dile getiren Coşar, doğum oranının 1,48’e düştüğünü hatırlattı. “Aile Yılı ilan ediyorsunuz ama uyguladığınız politikalarla geleceği yok ediyorsunuz” dedi.
Faiz ödemeleri öncelikli hale geldi
Bütçede faiz ödemelerinin vatandaşın önüne geçtiğini savunan Coşar, vergi yükünün dar gelirli kesimlerin sırtına yıkıldığını söyledi. Vergilerin üretime ve sosyal politikalara değil, büyük ölçüde faize gittiğini ifade etti.
KKM ve KÖİ projeleri eleştirisi
Kur korumalı mevduat sisteminin kamuya maliyetinin 2022–2025 döneminde 1 trilyon 470 milyar lirayı aştığını belirten Coşar, kamu-özel iş birliği projeleri kapsamında da yıllar içinde yüz milyarlarca liralık ödeme yapıldığını söyledi. Bu maliyetlerin faturasının halka kesildiğini vurguladı.
“Bu bütçede halk yok”
Konuşmasının sonunda bütçeyi reddettiklerini belirten Coşar, “Bu bütçede emekli yok, asgari ücretli yok, emekçi yok. Kaynaklar yandaşa ve faize ayrılmış. Halkın olmadığı bu bütçeyi kabul etmiyoruz” sözleriyle konuşmasını tamamladı.
Yorumlar
Kalan Karakter: