Tüketiciler olarak en sık karşımıza çıkan sorunların ne şekilde çözüleceği ile ilgili yeterli bilgiye sahip olmadığımız bir gerçek.
Tüketici kimdir?
Hangi işlemler tüketici işlemi sayılır?
Kredi kartı aidatları ile ilgili ne yapmak gerekir?
Tüketici kredilerinden kaynaklanan problemler nasıl çözülür?
İnternet üzerinden yapılan alışverişler ile ilgili haklarımız nelerdir?
Bu ve bunun gibi pek çok soru ve sorun karşısında nasıl hareket edeceğimiz ile ilgili kısa bilgilendirmeler yapmak isterim.
Öncelikle tüketici kimdir sorusunun cevabını şu anda yürürlükte bulunan mevzuat açısından cevaplayalım. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesinde tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olarak tanımlanmıştır. Bu tanım bakımından en dikkat edilmesi gereken husus, ticari ya da mesleki olarak hareket etmeyen tüzel kişiler, yani çoğunluğun anladığı şekilde şirketler de tüketici olarak kabul edilecektir.
Aynı maddede tüketici işleminin de mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemler olduğu kabul edilmiştir.
Bu tanımlar kapsamında günlük hayatımızı sürdürürken yaptığımız alışverişler ya da sözleşmelerin büyük bir bölümü tüketici işlemi olarak kabul edilecektir. Bir elektronik marketten aldığınız herhangi bir ürün ya da bir banka ile yaptığınız bir genel kredi sözleşmesi tüketici işlemidir.
AYIPLI MAL
Tüketicilerin karşısına sıklıkla çıkan sorunların başında aldığımız bir ürünün arızalı çıkması ya da satın almamızdan çok kısa sonra arızalanması gelir. Tüketici mevzuatı bu hususu “ayıplı mal” olarak tanımlar. Malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları mevcuttur. Bunlar:
a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli (aynı ürün) ile değiştirilmesini isteme,
Bu haklardan hangisini kullanacağına tüketici karar verir ve satıcı buna uygun davranmak zorundadır. Tüketici Kanunu kapsamında perakende satışa sunulan malların ya da ambalajların görünür bir yerinde fiyat etiketi bulunması zorunludur. Bu fiyat etiketinde vergiler dahil ürünün satış fiyatının yazılması ve ayrıca üretim yeri ve ayırıcı özelliklerini içeren bilgilerin yer alması gereklidir. Tüketicinin dikkat etmesi gereken husus ise bu fiyat etiketi ile kasa fiyatı arasında bir fark olması durumunda tüketicinin lehine olan fiyatın uygulanması zorunluluğudur.
Tüketicilerin karşılaştığı bir diğer sorun da kullanmış oldukları tüketici kredileri ile ilgili haklarını tam olarak bilmemeleridir. Tüketici Kanunu’nda tüketici kredileri ile ilgili detaylı hükümler mevcuttur.
NE YAPILMALI?
Öncelikle, tüketici sözleşmelerinin geçerli olabilmesi için mutlaka yazılı olarak yapılması gereklidir. Tüketiciler tüketici sözleşmesi yaptıktan sonra 14 gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ya da cezai şart ödemeksizin bu sözleşmeden cayma hakkına sahiptir. Belirli süreli tüketici kredileri sabit faizli olmalıdır ve bu süre içinde kredi veren faiz oranını tüketici aleyhine değiştiremez. Tüketici henüz vadesi gelmemiş bir veya daha fazla taksiti ödeyebilir ya da kredinin tamamını kapatabilir. Bu durumda kredi kullandıran kuruluş herhangi bir tazminat talep edemeyeceği gibi erken ödeme nedeniyle gerekli indirimleri de yapmak zorundadır. Kredi verenin tüketicinin kredi taksitlerini ödeme temerrüde düşmesi nedeniyle kredinin tamamının ödenmesini isteyebilmesi için, kredi sözleşmesinde talep hakkını saklı tutması ve tüketicinin de birbirini izleyen iki taksiti ödemesi gereklidir. Bundan sonra da kredi verenin tüketiciye otuz günlük bir süre vermesi zorunludur.
Konut finansmanı sözleşmelerinde ise erken ödeme durumunda kredi veren kuruluş tüketiciden erken ödeme tazminatı adı altında bir talepte bulunabilecektir. Ancak bu tazminatın oranı da kanunda erken ödeme anında kalan taksit sayısı ile bağlantılı olarak sınırlanmıştır.
UYUŞMAZLIKLAR
Tüketici Kanunu’ndan kaynaklanan sorunların çözüm yerleri de yine kanunda gösterilmiştir. Kanun gereğince İlçe Tüketici Hakem Heyetleri, İl Tüketici Hakem Heyetleri ve Tüketici Mahkemeleri tüketici işlemleri nedeniyle ortaya çıkacak problemlerin çözüm merkezleridir. Hangi tüketici işlemi nedeniyle hangi mercie başvurulacağı ise parasal sınırlar ile belirlenmiştir. Buna göre 2018 yılı içinde değeri 4 bin 570 Türk Lirası’nın altında bulunan uyuşmazlıklarda İlçe Tüketici Hakem Heyetleri, büyükşehir belediyesi statüsünde olan illerde 4 bin 570 Türk Lirası ile 6 bin 860 Türk Lirası arasındaki uyuşmazlıklarda İl Tüketici Hakem Heyetleri, büyükşehir belediyesi statüsünde olmayan illerin merkezlerinde 6 bin 860 Türk Lirası’nın altında bulunan uyuşmazlıklarda İl Tüketici Hakem Heyetleri, büyükşehir belediyesi statüsünde olmayan illere bağlı ilçelerde 4 bin 570 Türk Lirası ile 6 bin 860 Türk Lirası arasındaki uyuşmazlıklarda İl Tüketici Hakem Heyetleri görevli olacaktır. 6 bin 860 Türk Lirası’nın üzerindeki tüketici işlem uyuşmazlıkları da doğrudan Tüketici Mahkemeleri’nde çözümlenecektir.