Adalet Bakanı, Bakanlığına yapılan itiraz başvurusu üzerine Fettah Tamince ile ilgili “FETÖ” soruşturmasında Antalya Cumhuriyet Savcılığı tarafından verilen ve mahkeme tarafından onaylanan “takipsizlik” kararının kaldırılması için Yargıtay’a başvurdu.
Ve bir anda sadece Antalya değil, Türkiye’de şok etkisi yarattı.
Bu şokun nedeni, Kılıçdaroğlu’nun aylar önce yaptığı Grup Konuşmalarında FETÖ ile ilgili yargı içindeki sıkıntıları Fettah Tamince üzerinden kamuoyu ile paylaşmasıydı.
Lakin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çok yakınında duran, uluslar arası alanda yatırımlarla kendinden söz ettiren Tamince ile ilgili Kılıçdaroğlu’nun sözleri o günlerde iktidardan karşılık bulamamıştı.
Ve olay tam soğumaya, neredeyse unutulmaya başlamışken, ortada fol yok, yumurta yokken ve gündemde yer alması için hiçbir neden yokken Adalet Bakanı çıktı Fettah Tamince’nin FETÖ ile ilgili yaşanan soruşturma sürecindeki hukuksuzluklarla ile ilgili aylar öncesinden “Av.Nizamettin Sağır ve Av. Osman Kaçmaz” tarafından yapılan itirazı yeni aklına gelmişçesine Yargıtay’a taşıdı…
Aman tanrım! yer yerinden oynadı adeta…
Henüz Yargıtay’ın ne diyeceği, nasıl karar vereceği yönünde bir belirti bile olmadan haber programlarında, tartışmalarda Fettah Tamince’yi yargılayıp infaz bile ettiler.
Her neyse…
Gelin şimdi bu olayla ilgili şeytanın avukatlığını yapalım…
SORGULAMA
Neden hiçbir gündemde yer almamışken Adalet Bakanı bu konuyu Türkiye’nin gündemine taşıdı?
Yani bayram değil, seyran değil eniştem beni niye öptü ki…?
Keza, neden Başkanlık Anayasasının hazırlanmasının mimarı olan ve attığı her adımı Cumhurbaşkanı Erdoğan’la paylaşarak atan Abdulhamit Gül, Erdoğan’ın en yakınındaki insanı yeniden yargının önüne atmak istedi?
Her türlü siyasi, ekonomik ve diplomatik gelişmelerin Erdoğan’ın bilgisi içinde yapıldığı bu sistemde Erdoğan, neden Tamince ile ilgili böyle bir adımın atılmasına izin verdi?
Erdoğan ve Gül, sabah yataktan kalktıklarında “ya böyle olmaz şu yargı işine bir çeki-düzen verelim ve işe de Tamince ile başlayalım” diye gördükleri rüyayı mı uygulamaya koydular?
Bu sorulara verilecek makul bir cevap yok bence.
Ama bir açıklaması olmalı elbette…
Ve bana göre açıklaması şöyle:
YARGIDA REFORUM İÇİN ARKADAN DOLANMA
AK Parti ve Erdoğan, yargı reformu yasa tasarısı ile yeni bir atak hazırlığı içinde.
Bu tasarının içinde nelere var bilmiyorum ama Ekim ayında TBMM gündemine ilk gelecek olan Yargıda reform denilen bu tasarının yasalaşması için AK Parti, CHP ve muhalefet partilerinin desteğini istediğini kamuoyuna açıkladı.
AK Parti ve Erdoğan, bu tasarının çoğunluk oyu ile değil, 2/3 çoğunlukla geçip “temel yasa” olmasını istiyor.
Ancak AK Parti ve Erdoğan’ın daha önceleri bu türden ülkeyi şekillendiren önemli yasaların hazırlanmasındaki samimiyetsizliği CHP ve muhalefet partilerince bilindiği için şimdi çok ihtiyatlı yaklaşıyorlar ve şüphesiz ki tasarıyı da didik-didik edecekler…
“İşte tam da bu noktada Erdoğan, CHP’ye samimiyetini(!) göstermek için Tamince dosyasına müdahele etmedi”
Keza bu tasarı TBMM’de görüşülürken muhalefetin, yargıda yaşanan “sefaleti” anlatmak için malzeme olarak kullanacağı “Tamince kozunu” da boşa çıkardı.
“Şunu unutmamak gerekir: Fettah Tamince’nin yargılanma sürecinin yeniden açılması elbette çok önemlidir ama daha önemli olan yeni hazırlanan yargıda reform yasasının nasıl olacağıdır.”
PELİKANCILARDA TASFİYE
Genel seçimden bu yana AK Parti içinde iç iktidar mücadelesi kıyasıya yaşanmaya başladı.
Yer yer bu mücadele kamuoyuna da açık olarak yansıdı.
İç iktidar mücadelesinde hemen her dönem öne çıkan ve Sabah Gazetesinin içinde olduğu, Damat Berat’ın ağabeyi olan Serhat Albayrak’ın sahibi olduğu Turkuaz Grubu, “Pelikancılar” denen yapının merkezi durumundadır.
Ortaya atılan iddialara göre “kripto FETÖCÜ” olan kadroların büyük çoğunluğu Pelikancılar içinde barınmaktadır.
Berat ve Serhat Albayrak’lara ulaşmayacağı şekilde Sabah Gazetesindeki Pelikancılar içinde de ciddi bir tasfiye başlayacaktır önümüzdeki günlerde…