Dün, Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun yakınında bulunan CHP eski Genel Başkan Yardımcılarından birisi ile telefonda sohbetim oldu.
Antalya’yı yakından bilen ve izleyen birisi.
Genel Merkezin kongre süreçleri ile ilgili nasıl bir yol düşündüğünü sordum ve o da anlattı.
Anlattıklarını şöyle özetlemek mümkün.
“Parti, kendisini cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlıyor.
Bu seçimin ana omurgasını, Millet İttifakının aynen sürdürülmesi ve yeni katılımlarla daha da güçlendirmesi teşkil ediyor.
Üretilen tüm politikalar ve sürdürülen muhalefet, parti anlayışına göre değil, ittifakın ortak paydaları yönünde olmaktadır/olacaktır.
İttifakın içinde yer alan tüm muhalefet partilerinin bir arada tutulması için azami gayret gösterilmektedir/gösterilecektir.
Bu anlamda taşra örgütlerinin de aynı doğrultuda kendi illerinde Genel Merkez politikalarını aynen sürdürmesi zorunludur.
Örgütlerin kongrelerine bu gözle bakılmakta ve bu çizgiyi tutturamayacak ya da kişisel ikballer hesabı içinde olanlar ayıklanacaktır.
Çünkü Türkiye’nin bir seçim daha kaybetmeye tahammülü kalmamıştır.
Ve Millet İttifakı bu seçimi almak zorundadır.”
Bu siyasinin anlattıklarından il kongrelerine dönük olarak çıkardığım sonuç şu oldu:
“Kongrelerde seçilecek ilçe ve il başkanları, Millet İttifakı içinde olan ya da olmayıp da destek verecek olan tüm muhalefet partileri ile son derece iyi ilişkiler içinde olmaları zorunlu olacaktır.”
Bu noktada Antalya’ya gerçekten “liderlik” yapabilecek bir il başkanı profili ortaya çıkmaktadır.
Öyle bir lider CHP içinden çıkar mı?
Bence çıkar.
Partiyi toparlayacak, çatlak seslerin çıkmasına izin vermeyecek, CHP’li belediyelerin Millet İttifakındaki partilere daha sıcak bakarak hizmetlerini yoğunlaştırmasını sağlayacak, sürükleyici, karizmatik ve siyasi donanımı yüksek “bir lider profili bu partinin içinden çıkar.”
CHP’de, Millet İttifakının cumhurbaşkanı adayına gelecek oyları konjonktürel olarak artmasını beklemek yerine, konjonktüre rağmen sahaya inecek, mahalle mahalle, köy köy dolaşıp insanları ikna ederek oylarını alacak bir il başkanı gerekli…
Böyle bir il başkanının alt kadrosu da en az il başkanı kadar sorumluluk duyan, en az onun kadar donanımlı, en az onun kadar sahada emek sarf edecek kişilerden oluşmalı.
Zayıf, düşük profilli kişiler kongre hesabı gereği dengeler uğruna yönetimlerde yer almamalı.
Peki, böyle bir il başkanı ve yönetimi oluşturulabilir mi?
Evet, oluşturulabilir…
Kongre süreçlerinin oyun kurucuları, gelecekle ilgili hesaplarını bir yana bırakıp yan yana gelerek ortak akılla bunu gerçekleştirebilirler ve bunu yapmak mecburiyetindedirler…
Bunun yerine hala kendi hesapları ile çalışırlarsa eski Genel Başkan Yardımcısının söylediği gibi “partiden tasfiye olurlar, parti içinde hiçbir gelecekleri kalmaz…”
Haa… Şunu da ekleyeyim: Genel Merkez, Antalya’da kimlerin neler yaptığını adım adım izliyor…
Genel Merkezin tavrı da mesajı da çok açık ve net…