Muhittin Başkan, Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinin ilk büyük sınavı olarak gördüğüm “Film Festivalinin” başlangıç çalışmalarında, edindiğim bilgilere göre, olumlu bir puan almış durumda.
Çarşamba günü, Antalya’ya davet edilen ulusal sinemanın temsilcileriyle yapılan toplantıda Muhittin Başkanın, sektör temsilcilerine olumlu yaklaşması, önerilerini kayda değer bulup not ederek bunları uygulayacağına dönük kararlı duruşu ulusal sinema sektörü temsilcileri tarafından takdirle karşılanmış.
Toplantıya katılan “Ulusal Sinema Platformu ve Sanatsal Etkinlikler Komitesi” temsilcileriyle yaptığım görüşmede bana iletilenler gerçekten keyif verici oldu.
Platformun Sözcüsü ve Türk Sinema Vakfı 2. Başkanı, yönetmen ve yapımcı “Aydın Sayman” ile yaptığım görüşmede sektörün Muhittin Başkandan memnun kaldıklarını söyledi ve alınan kararlar hakkında bilgi verdi.
*****
Daha önce Türel tarafından Festivalin adı “Antalya Film Festivali” olarak açıklanmıştı.
Toplantıda alınan karar gereği Film Festivalinin adı yeniden “Antalya Altın Portakal Film Festivali” olarak değiştirilmiş.
Festivallin ilk gününden bu yana altın sarısı Venüs Heykelciği ödül olarak verilirdi.
Türel Festivalle özdeşleşen bu heykelciği de değiştirmiş farklı bir formda yapılan ödül dağıtılmıştı.
Şimdi yine Venüs Heykelciğinin ödül olarak verilmesi kararlaştırılmış.
*****
Türel, Film Festivalinin ayrı bir kategorisi olan “Ulusal Sinema” yarışmasını kaldırmış ve yerli filmleri de uluslar arası yarışmaların içine almıştı.
Ulusal sinema temsilcileri buna yoğun tepkiler vermişti o zaman.
“Şimdi yine ulusal sinema kategorisi eklenmiş ve uzun, kısa ve belgesel dallarında ayrı ayrı yarışma yapılması kararlaştırılmış.”
*****
Ancak bana göre en önemlisi;
Çarşamba günü, Antalya’ya davet edilen ulusal sinemanın temsilcileriyle yapılan toplantıda Muhittin Başkanın, sektör temsilcilerine olumlu yaklaşması, önerilerini kayda değer bulup not ederek bunları uygulayacağına dönük kararlı duruşu ulusal sinema sektörü temsilcileri tarafından takdirle karşılanmış.
Toplantıya katılan “Ulusal Sinema Platformu ve Sanatsal Etkinlikler Komitesi” temsilcileriyle yaptığım görüşmede bana iletilenler gerçekten keyif verici oldu.
Platformun Sözcüsü ve Türk Sinema Vakfı 2. Başkanı, yönetmen ve yapımcı “Aydın Sayman” ile yaptığım görüşmede sektörün Muhittin Başkandan memnun kaldıklarını söyledi ve alınan kararlar hakkında bilgi verdi.
*****
Daha önce Türel tarafından Festivalin adı “Antalya Film Festivali” olarak açıklanmıştı.
Toplantıda alınan karar gereği Film Festivalinin adı yeniden “Antalya Altın Portakal Film Festivali” olarak değiştirilmiş.
Festivallin ilk gününden bu yana altın sarısı Venüs Heykelciği ödül olarak verilirdi.
Türel Festivalle özdeşleşen bu heykelciği de değiştirmiş farklı bir formda yapılan ödül dağıtılmıştı.
Şimdi yine Venüs Heykelciğinin ödül olarak verilmesi kararlaştırılmış.
*****
Türel, Film Festivalinin ayrı bir kategorisi olan “Ulusal Sinema” yarışmasını kaldırmış ve yerli filmleri de uluslar arası yarışmaların içine almıştı.
Ulusal sinema temsilcileri buna yoğun tepkiler vermişti o zaman.
“Şimdi yine ulusal sinema kategorisi eklenmiş ve uzun, kısa ve belgesel dallarında ayrı ayrı yarışma yapılması kararlaştırılmış.”
*****
Ancak bana göre en önemlisi;
- Festivalin değişen başkanlara göre her seferinde yaşadığı değişikliklerin olmaması için kurumsal bir yapıya kavuşturulması,
- Bu kapsamda önümüzdeki 5 yılda yapılacak festivallerin nasıl düzenlenmesi gerektiği ile ilgili Festival döneminde Muhittin Başkan ve danışmanları ile sinema sektörünün temsilcilerinin katılacağı “mini bir çalıştayın” yapılması düşüncesi çok önemli ve yerindedir.
Bu yılki Festivalin 26 Ekim-1 Kasım tarihleri arasında yapılması karar altına alınmış.
İlk kez bir Film Festivali “29 Ekim Cumhuriyet Bayramını” içine alacak dönemde yapılacak.
Bence bunun anlamı büyüktür.
Her ne kadar Festivalin açılışında yapılan korteje büyük ilgi olsa da Festivale katılacak olan sanatçıların Cumhuriyet Bayramı gecesi düzenlenecek olan ve yüz binlerce Antalyalının katıldığı Fener Alayının yürüyüş koluna katılmaları ve meydanda platformda yer almaları hem Festivale hem de Bayrama büyük anlam katacaktır…
Umarım bu düşüncem değerlendirilir ve ulusal sinemamızın sanatçıları sadece Festivale katılmakla kalmaz, Bayramın coşkusuna da katılarak kentimizin insanlarıyla bütünleşirler.
Antalya halkını festivalle bütünleştirmek için bundan daha iyi bir fırsat olmaz, diye düşünüyorum…
İlk kez bir Film Festivali “29 Ekim Cumhuriyet Bayramını” içine alacak dönemde yapılacak.
Bence bunun anlamı büyüktür.
Her ne kadar Festivalin açılışında yapılan korteje büyük ilgi olsa da Festivale katılacak olan sanatçıların Cumhuriyet Bayramı gecesi düzenlenecek olan ve yüz binlerce Antalyalının katıldığı Fener Alayının yürüyüş koluna katılmaları ve meydanda platformda yer almaları hem Festivale hem de Bayrama büyük anlam katacaktır…
Umarım bu düşüncem değerlendirilir ve ulusal sinemamızın sanatçıları sadece Festivale katılmakla kalmaz, Bayramın coşkusuna da katılarak kentimizin insanlarıyla bütünleşirler.
Antalya halkını festivalle bütünleştirmek için bundan daha iyi bir fırsat olmaz, diye düşünüyorum…