Bizim yöneticilerimiz işin kolay yolunu bulmuşlar...
Kamuya yararlı olmayan bir tasarruf söz konusu olduğunda “yapmayın halk buna tepki gösterir” denildiğinde gülerek, “halkın tepkisi 2 gün sürer, sonra alışır ve daha sonra unuturlar...” diyorlar...
İnanın bence bu çok doğru bir tespit...
Bizim halkımız gerçekten “balık hafızalı...”
İnanmıyor musunuz?
Gelin o zaman son 10 yıl içinde Antalya’da “kaybedilen” değerlere bir bakalım...
Antalya ekonomisinin adeta itici gücü olan Kepez’deki “Ferro Krom İşletmesinin” akıbeti ne oldu, hatırlayanınız var mı?
Özelleştirildi ve bitti...
Peki, Seydişehir Alüminyum Tesisleri özelleştirilince buna “bonus” olarak verilen “Oymapınar Barajı ve Hidroelektrik Santrali” ne oldu?
Daha sonra Barajın özelleştirme kapsamı dışında olduğuna dair yargı kararı olmasına rağmen nasıl oluyor da hala bu Baraj Özel şirket tarafından işletiliyor?
Tüm bunları hatırlayanınız var mı?
“TMO’nun Güllük Caddesindeki depo ve tesisleri özelleştirildi,” buraya özel bir plan yapılarak ticari alana çevrildi ve şimdi bir AVM faaliyet gösteriyor...
Bunun için birileri 2 gün bağırdı, çağırdı ve sonunda susuldu, şimdi de unutuldu...
“Dokuma Fabrikası ve ANT-BİRLİK işletmeleri” keza Antalya ekonomisinin can damarlarıydı.
Bunlara bağlı olarak pamuk üretiminde Çukurova’dan sonra en yüksek verimin alındığı bölgeydik...
Ne oldu?
Ne pamuk üretimi kaldı ne de iplik…
Dokuma Fabrikası ve ANT-BİRLİK’in işletmeleri kapatıldı, işçilere yol verildi ve arazileri de satıldı parsel parsel...
Şimdi sırada “Konyaaltı sahili ve Akdeniz Kent Parkı alanları” var.
Oralara da el atıldı ve kamuya ait olan alanlar, kamunun yararı olmadan birilerine kazanç kapısı haline getirildi.
Bu iki alanla ilgili halkın değil, birkaç gazeteci ve kent dinamiklerinin tepkileri var.
Bu tepkiler de ne kadar zamana kadar sürer belli değil.
Daha sayabileceğimiz onlarca benzer işlem yapıldı...
Dikkatle bir bakın bakalım: bunların hangisinde “kamu yararı var?”
Her geçen gün halkın yaşam alanlarına tecavüz ediliyor ve bu alanlar, bu alanlardaki değerler birer birer yok ediliyor...
Ve 2 gün tepki gösteriliyor, 3. gün susuluyor, bir hafta sonra da unutuluyor...
Tepki gösterildiğinde de yöneticilerimiz makul açıklama yapmak yerine kafayı masanın altına saklıyor, birkaç gün oradan çıkmıyor ve sonunda-haberlerin takibi yapılmadığından, halk da unutmaya başladığından- kafayı masanın altından çıkarıp işlerine kaldığı yerden devam ediyor...
Ne diyelim! Sorgulamayan balık hafızalı bir halkımız var...