Bir hikayenin en önemli yeri sonudur.
Herkesin farklı bir hikayesi vardır. Hatta her ülkenin kendine özgü hikayesi vardır. Dünü, bugünü ve yarını.
Bireyler farklı ve belirli bir kültürel iklimde yetişirler. Bireyin tutum ve davranış kalıplarını, alışkanlıklarını, değerlerinin oluşmasını önce aile daha sonra sosyal çevre ve yaşadığı ülke belirler. Öyleyse birey içinde yetiştiği kültürel iklimin bir parçasıdır. Farklı kültürlerde yetişen bireylerin bir araya gelerek iletişim kurmaları kültürler arası iletişim süreci olarak adlandırılır.
Kültürler arası anlam aktarımlarına, bilgi paylaşımına olanak sağlayan kültürler arası iletişimdir. Dünya küresel bir köy değildir. Kültürel farklılıklar korunarak zengin bir anlam yelpazesi oluşturulur. Böylece yerel kültürel değerlerin korunması önem ve anlam kazanır.
Kültürler arası iletişimin yararları uluslararası ve kültürler arası iletişim üzerinde etkilidir. Kültürel boyutlar ve kültürler arası farklılıklar dikkat edilmesi gereken noktalardır. Sağlıklı bir iletişim ortamının oluşturulmasının en önemli konuları kültürler arası farklılıklara saygı göstermek, kültürel hassasiyetlere karşı duyarlı olmaktan geçer.
Dünya üzerinde yaşayan ülkelerin hem fiziksel hem de kültürel açıdan belirli bir coğrafyaya mahkum olmaları tarih kitaplarında kalmıştır. Uluslararası dolaşım artmış yeni iletişim teknolojileri de hızla gelişmiştir. Artık ülkelerin homojen yapıları ve zengin kültürleri toplulukların bir araya getirdikleri alanlara dönüştü. Uluslararası iletişim kültürel paylaşımı ve makro seviyedeki ilişkileri anlatır. Bu noktada birim ülkelerdir. Dolayısıyla milletlerle ilgili siyasal, eğitim, ekonomik, kültürel, turizim, çevre, işçi gücü, ücret politikaları, gümrük mevzuatları, uluslararası yatırım konuları, yatırım, üretim, dağıtım ve hem ticari hem de diplomatik ilişkiler uluslararası iletişim kapsamındadır. O halde her şey bütün bunlara bağlı gelişecektir.
Bakalım dünyanın hikayesinin sonu nereye gidecek. Ne olursa olsun “Dünya artık eskisi gibi olmayacaktır”.