Dürüst bir kişiyi anlamanın en kısa yolu, kendin gibi bilmektir. Bir kişi diğerine doğru davranmalıdır. İşte bunu oluşturmanın en gerçek yolu dürüstlük ve özgün davranıştır. Özünde dürüstlük olmayan kişi bir başkasını anlayamaz. Doğrucu tavır ve konuları analiz edebilme yeteneği üstün bir nitelik olarak her durumda güçlüdür. Bu özellikler olmadan karakter, taklit ve gerçekte hiçbir özü olmayan sıradan, yapay bir şey halini alır. Konuşurken, karşıdakinin gözlerinin içine bakabilme yeteneği karakterli duruşu gösteren önemli bir durumdur.
Doğruluk dürüstlük iç büyüklüktür. İç büyüklük kendine dürüst olup zayıflıklarla yüzleşebilme cesaretiyle yükselir. Bu anlamda kendini tanıyan bir kişi hayata gülerek bakar. Çünkü dürüstlüğe öz saygı eşlik eder. Sürekli yalan söyleyen kişileri söyledikleri yalanlar ele verir. Onların öz saygısından şüphe ederiz, komik duruma düşerler.
Gerçek benlik ve öz saygı içimiz haricinde hiç bir yerde gelişmez. Karakter, kendiliğinden içsel gelişimle oluşur ve bize altın tepside sunulmaz. Her konuda, her olayda, büyük küçük, önemli önemsiz eğer onu bulamazsak, öz saygıyı elde etmek çok küçük bir ihtimaldir. En yüce davranışlarımızı taçlandıracak bir niteliğin eksik durumu oluşur. Biliyor musunuz, bazen de sürekli yalan söyleyen birisinin ne kadar komik duruma düştüğünü görmek için aptala yatmak yeterlidir. Böylece, Dürüst olmayan birisinin düşünme ve adil anlaşmada ne kadar yeteneksiz olduğu çok net bir şekilde görülür.
Dürüstlük, tüm insanlık için en yüce davranışları taçlandıracak bir niteliktir demiştim. Düşünce ve adil düşünebilme hali anlaşmada becerikli olmanın kanıtıdır. Evreni yöneten erdemli karakter yapısı ve erdemli ruhun parçası olmak çok büyük haz verir.
Bir insanın doğruculuğu ve adaletli yaklaşımı zenginliktir, mutluluktur ve yürekteki ferahlıktır. Kişinin gözüne bakıp doğruları söyleyebiliyorsak ya da sevdiğimiz birinin arkasından konuşulmasına izin vermiyorsak doğru yapıyoruz demektir. Elde ettiğimiz en yüksek ahlaki davranışlar ne pahasına olursa olsun tüm haksızlıklara karşı direnmelidir. Doğruyu söyleyeni dokuz köyden kovsalar da doğru tektir. Kendini kandırmak, kendini küçük düşürmekten daha masum bir şey değildir.
Dürüstlük, mat ve ruhsuz bir hayatta gelişmez, enerjik ve güçlü olmayı gerektirir.