Lisanı ağızda olanı değil;
Lisanı gönülde olanlara Yâr Et Bizi.
Tebessümü simasında olanı değil; Tebessümü gönülde olanlara kat bizi. Aşkı tende sananı değil;
Aşkı ruhunda Cân bilenlere arat bizi.
Mevlana
Yıllar geçer, zaman geçer, ömür bugüne kadar gelir. Zaman zaman öz benlik ilgi ister. Küçük samimi bir ilgi tüm güzel duyguları besler büyütür. Yürekten gelen samimi duygulara sahip olduğumuzu bilmek için etrafımızı pamuk şekeri gibi saran olağanüstülüğü hissetmemiz en büyük şansımız. İşte bu şanslı durum bizi otomatik olarak rotada tutar. Eğer güzelliklere olan ışığımız sönerse hayatın eğlenceli yanı yoğunluğunu kaybeder.
*****
Birçoğumuz Çocukluğumuzdan bu güne kadar, hayatımız boyunca kendimizi mutlu ve umutlu hissetmişizdir. Yaşadığımız olumsuz dönemler de olmuştur elbette. Tüm iyi ya da kötü yaşanmışlıklar bir yana bizi en çok sevginin güvenli kolları sarıp sarmalamıştır. Güzel duygularımızı birçoğumuz hala hatırlarız ve yıllar sonra da onların gerçek önemini kavramış durumdayız. Bundan dolayı mutsuz, huzursuz, sevgisiz, saygısız insanları aciz olarak görmüşüzdür. Çünkü, Güç kişinin kendi istek ve arzularında. Neyi istersek o gelir hayatımıza. Hiç kimse hikmet sahibi değildir. Mükemmel diye bir şey yok Ama şahane diye bir şey vardır. Şahane olan konulara ne kadar aşina olduğumuzun bir önemi yok, bir kez daha okumak zaman kaybı değildir.
“Yapıyorum ve çok kolay!”
“Kendimi mutlu kılıyorum.”
“En çok sağlığıma önem veriyorum.”
“Temiz hava zihni arındırır ve temiz tutar.”
“Sonra da uğraşlar, işte gerçek iksir budur.”
“Gerçek benliğiyle yürekten konuşup buna göre davrananları hayatımıza alalım.”
“Yüzeysel, sıradan, yapmacık davranışları yüz ve gözler gösterir.”
“Gönülden bağlı olalım.”
“Aşk ile dostluk, kardeşlik duyguları olan herkese gönül kapılarımızı açalım.”
*****
“Can dediğimiz canlarla ömür yoluna devam edelim.”
“Sevgiyle kucaklaşalım.”
Muhteşem bir yazı