Kısır pozisyon, defansif ağırlık ama istediğimizi almak… son haftalarda daha hücumu düşündüğümüz, pozitif futbol oynamaya çalıştığımız zamanlarda kaybedilen puanların aksine önce savun sonra vur sistemi keskin 6-3-1’e dönmemizle birlikte yine istediğimizi almayı başardık.
Oyunun başlangıcında son haftalarda olduğu gibi konsantrasyonu kayıplarda, oyun anlayışında ki kopuklukların çok net gözüktüğü futbolla başımıza iş açıyorduk. Ta ki VAR’dan dönen elle yediğimiz gol tokat gibi kendimize getirdi.
Defans hattının ideal dörtlüye dönmesi savunma kalitesini bir seviye üste taşıdı. Ancak orta sahada ki eksikler ve hücum hattının alternatifsizliği hala bizi oyunu iler taşıma noktasında zayıf bırakıyor.
Duran toptan tam devreye giderken bulduğumuz golün zamanlaması psikolojik olarakta bizi bir üst seviyeye çıkardı. İkinci yarı skoru korumayı daha fazla düşündüğümüz oyun anlayışında verdiğimiz birkaç pozisyon dışında tehlike yaşamadık.
Fredy ve Hakan’ın yokluğu orta sahada yaratıcılığı ve direnci düşürse de takım oyunu olarak iyi koordinasyonumuz bizi ayakta tutmaya yetti.
Kaybettiğimiz haftalarda aşağımızda kalan takımlar kaybedince acaba dediğimiz bir virajda bu galibiyet bizi ligde cok daha farklı bir konuma getirdi. Artık kafaların daha rahat olduğu ve yeni oyuncu kazanımlarına açık bir sıralamaya sahibiz.
Bu haftadan sonra yeni yapılanma sürecinin başladığı ve bazı oyuncuların dinlendirilerek zinde tutulabileceği bir süreci başladık.
Son söz; Ersun hocanın dediği gibi hedefsiz oynamak zordur. Bu haftadan sonra her oyuncu sadece bu sezon değil gelecek sezon içinde oynamak zorunda; bu haftadan sonra kendini gösterecek olan oyuncular ve finale kadar ligde hedefi olamayan takımın motivasyonunu sağlayacak olan teknik heyette…