Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu 81 ilde eş zamanlı eylem yaptı. Türk-İş ve Yol-İş Sendikası üyelerinin durağı Karayolları 13. Bölge Müdürlüğü önü oldu. Türk-İş, yaşanan ekonomik sorunlar ve artan geçim sıkıntılarına dikkat çekmek için Türkiye genelinde, basın açıklaması ve oturma eylemi gerçekleştirildi. Antalya’da yapılan basın açıklamasını Türk-İş Antalya İl Temsilcisi ve Yol-İş Antalya 1 No’lu Şube Başkanı Cemil Ünal yaptı. Başkan Ünal: “Sesimizi duyurmak istedik. Sağduyulu davranmaya gayret ettik. Diyalog kapılarını açık tutmaya çalıştık. Ancak bir sonuç alamadık” dedi.
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) Antalya Şube Başkanı Cemil Ünal yaptığı basın açıklamasında hayat pahalılığı, satın alma gücündeki gerileme, adaletsiz vergi sistemi, kamu iş yerlerinde düzensiz ücretler, güvencesiz çalıştırma ve kayıt dışı mülteci istihdamı gibi sorunlara değindi.
KAPILARI AÇIK TUTTUK
Başkan Cemil Ünal, Türk-İş adına okuduğu metninde, yurttaşların geçim sıkıntısı içinde olduğunu dile getirdi. Başkan Ünal: “Ülke genelinde 81 ilde eş zamanlı basın açıklaması yapıldığını ifade etti. Başta işçiler olmak üzere, toplumun büyük bir bölümünün yaşama şartlarını ağırlaştırmaktadır. Yani mutlu bir azınlık dışında halkımız geçim sıkıntısıyla mücadele etmektedir. Yaşadığımız sorunlara dikkat çekmek için önce geçtiğimiz ay 81 ilde basın açıklaması yaptık. Ardından 26 Ağustos’ta Tekirdağ /Çerkezköy’de, 3 Eylül’de ise Zonguldak’ta on binlerce işçinin katıldığı mitingler yaptık. Sesimizi duyurmak istedik. Sağduyulu davranmaya gayret ettik. Diyalog kapılarını açık tutuk. Ancak bir sonuç alamadık” dedi.
HERŞEYE ZAM GELİYOR
Her şeye zam geldiğini belirten Başkan Ünal: “Markete, pazara, temel tüketim ürünlerine, tepeden tırnağa her şeye her gün zam geliyor. Dün aldığımızı aynı fiyatla bugün alamaz olduk. Büyükşehirlerde ev kiraları ortalamada asgari ücretin üzerine çıktı. Okullar açıldı, eğitim masrafları altından kalkılamaz bir hale geldi. Analar, babalar ‘Çocuğumuzu okula nasıl göndereceğiz. Elektriğe ve doğalgaza geçtiğimiz aylarda yüzde 38 zam geldi. Önümüz kış İşçisi, emeklisi kışı nasıl geçireceğiz diye kara kara düşünüyor. Kişi başına düşen gelir artıyor ama işçinin ve emeklisinin geliri değil sefaleti artıyor. İşçilerin milli gelirden aldığı pay azalırken işverenlerin payı her geçen gün artmaktadır. Buradan tekrar söylüyoruz: Asgari ücretin açlık sınırının altında olduğu, en düşük emekli maaşının asgari ücretten de düşük olduğu bir toplumda huzuru tesis etmek mümkün değildir” dedi.
İsa Arı