Antalya Kent Konseyi’nin düzenlemiş olduğu ‘Kent Söyleşileri’nin Şubat ayı etkinliğinin konu başlığı bu kez ‘Kuşkusuz ki Antalya Dünyanın En Güzel Kenti midir’ olarak belirlendi. Sunumu gerçekleştiren Konsey Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tuncay Neyişçi, konuşmasında eğitim sistemine yönelik eleştirilerde de bulunarak, “Eğitimimizin hiç biri maalesef sorgulama üzerine gitmiyor. Bir öğretim üyesinin görevi, bir soruya aynı cevabı verebilen öğrenciler yetiştirmek değildir. O zaman işte yaşamı değil rantı planlayan mimarlar yetiştiriyoruz, aynı soruya aynı cevabı veren öğrenciler yetiştiriyoruz ve onun için adam olamıyoruz. Bütün hocalar kendilerini kopya ediyorlar, oysa öğretim görevlisi veya öğretmen hangi sevide olursa olsun aynı soruya farklı ama doğru cevaplar veren, sorgulayan öğrenciler yetiştirmektir” diye konuştu.
KONYAALTI ELEŞTİRİSİ
Planlamalarda yaşamın göz ardı edildiği bazı uygulamalardan örnekler veren Prof. Dr. Tuncay Neyişçi, “İşte Konyaaltı Caddesi. Antalya’nın en güzel caddesi. Bir kat fazla alacağım diye çukurun içine gömmüş sizi, kaldırımda yürüyemiyorsunuz. Mimariye ‘bizim yaşamımızı planlar’ diye bakmadığınız zaman işte böyle iki tane rant için bunlar olur. Işıklar Caddesi’nde yürümek için cambaz olmanız lazım. Bir tarafından araba geçiyor, daracık kaldırımın diğer tarafı adeta uçurum. Düşseniz kolunuzu, ayağınızı kırarsınız. Buna da kent diyorsunuz. Bu işte yaşamı değil, mekanı planlamanın bir sonucudur” ifadesini kullandı.
İNSANI DA DEĞİŞTİRİYOR
Antalya’da kent kültürünün henüz oluşmadığını, kentlerde yapılan değişimlerin o kentlerde yaşayan insanların davranışlarını da değiştirdiğini vurgulayan Neyişçi sözlerine şöyle devam etti: "Kent sadece binalardan ibaret değil. Örneğin, Paris’e hangi mevsim giderseniz gidin farklı bir kent bulursunuz. Binalar aynıdır ama öyle farklı bitkilerle donatmışlardır ki sonbaharı başkadır, ilkbaharı başkadır, yazı başkadır. Onu bile düşünmüştür insanlar. Bir de gelip Antalya’ya bakın. Her yet okaliptüsler, yaprağını dökmeyen ağaçlar, hiç değişmez. İşte Paris’in ‘aşıklar kenti ‘ diye anılmasının nedenlerinden biri de o. Antalya’yı da böyle yapabilirsiniz. Ancak bu kadar estetikten yoksunsanız bu kenti güzelleştirmeniz de mümkün değil. Değişimler kentin insanlarını da değiştiriyor."
Yorumlar
Kalan Karakter: