Antalyaspor’da ne yazık ki son 2 yıldır saha içini konuşamaz olduk.
30 yılda bir kulübün başına gelebilecek her şey, 1,5 yılda Antalyaspor’un başına geldi.
Başkan bıraktı, yönetim kalmadı, yeni yönetim geldi, şampiyonluk, Avrupa derken, ligde kaldığımıza sevindik.
Önümüzdeki sezon ise çok daha zor bir süreç Antalyaspor’u bekliyor olacak.
Özellikle şuan mali yönden çok büyük bir kemer sıkma politikası izleniyor.
Teknik direktör sorunu Bülent Korkmaz ile çözülürken, şimdi tüm gözler transfere çevrilmiş durumda.
Özellikle Antalyaspor’un transferde hata yapma lüksü bulunmuyor.
Bu yüzden de yönetim kurulu ince eleyip, sık dokuyacaktır diye düşünüyorum.
*****
Önümüzdeki sezon özellikle Antalyaspor taraftarına çok büyük iş düşecektir.
Aynı geçtiğimiz sezon olduğu gibi.
Antalyaspor taraftarı mutlaka tribündeki yerini almalı ve ligin son maçına kadar takımını desteklemelidir.
Bunları neden söylüyorum.
Maddi anlamda büyük sıkıntı içerisinde olan tek takım Antalyaspor değil.
Birçok kulüp benzer durumla karşı karşıya.
İşte böyle zor dönemlerde ayakta kalabilen kulüpler de büyük camialar oluyor.
Aynı geçtiğimiz sezon tüm olumsuzluklara rağmen ligde kalmayı başaran Antalyaspor gibi.
Antalya bir futbol kentidir ve büyük bir şehirdir.
Bu kulüp hepimizin.
Yani bu kentte yaşayan, iş yapan, para kazanan herkesin taşın altına elini sokması gerekiyor.
Kişisel hırsların, küskünlüklerin, kırgınların artık bir kenara bırakılması ve bu kentte herkesin Antalyaspor çatısı altında bir araya gelmeyi başarabilmesi gerekir.
Bu anlamda önümüzde örnekler de mevcut.
Samsunspor, Kocaelispor, Manisaspor en güzel örnekleri.
Geçtiğimiz yılın Karabükspor’u olmak istemiyorsak, artık bir araya gelmeyi başarmalıyız.
Çünkü Antalyaspor ne Cihan Bulut’un, ne de yönetim kurulunun.
Antalyaspor hepimizin…
Antalyaspor’u seven bizlerin de, ellerimizi kollarımızı bağlayıp, koltuğa yaslanma gibi bir lüksümüz olamaz.
Mücadeleyse, hep birlikte mücadele edeceğiz.
Hep birlikte savaşacağız…