Gazeteniz Hürses, 29 Haziran 2016 tarihinde haber yapmıştı Mevlüt Yakışıklı’nın CLK Akdeniz’le yaşadığı sorunu… Yakışıklı’nın uzun zamandır süren adalet arayışı, sosyal medyaya yansıyınca, bir anda ülke gündeminin bir parçası haline geldi.
Babasıyla birlikte 1982’de Serik’te başlamış işe Mevlüt Bey. Önce güneş enerjisi üretimi ve uygulaması yapmışlar. Sonra damla sulama sistemleri bayiliği yapmaya başlamışlar. İşleri büyütüp önce ülkenin birçok iline, sonra da Rusya ve Dağıstan’a kadar uzatmışlar satış ağını. İşler düşündükleri gibi gitmeyince, ihracattan vazgeçip iç piyasaya yönelmişler. 2007 yılından bu yana tarımsal sulama ekipmanları tasarlayıp satıyorlar. Bugün Akdeniz Sanayi Sitesi’ndeki işyerinde üretim yapmaya çalışıyor Mevlüt Bey.
* * * * *
Firmanın CLK Akdeniz’le sorunu, 2015 yılında başlamış. Mevlüt Bey, kendi anlatımına göre, yanında çalıştırdığı ve hırsızlık yaptığını kamera kaydıyla tespit ettiği bir elemanı işten çıkartıyor. Bu eleman, CLK’ya ihbarda bulunup firmaya baskın düzenletiyor. CLK elemanları, firmanın elektriğini kesiyorlar ve sayacı mühürlüyorlar. CLK, kaçak elektrik kullanımı iddiasıyla firmaya ceza kesiyor.
Mevlüt Bey, kaçak elektrik kullanmadığından son derece emin; bu nedenle, CLK’ya başvurup kaçağın nerede olduğunu kendisine söylemelerini istiyor. CLK yetkilileri, ellerinde video kaydı ve fotoğraf olduğunu belirtiyorlar ama bunları Mevlüt Bey’e vermiyorlar; “sana ispat etmek zorunda değiliz” diyorlar.
Mevlüt Bey, çaresiz cezasını ödüyor. Ardından gelen bir CLK yetkilisi, sigortayı kaldırıp gidiyor; kaçak elektriğin nerede olduğunu söylemesini istediği yetkili, “benim görevim bununla sınırlı” diyor.
Bunun üzerine, Mevlüt Bey, Elektrikçiler Odası’ndan 3 tane elektrik mühendisi getirtiyor ve kaçak kullanımın söz konusu olmadığına dair belge alıyor. Bu raporla, savcılığa şikayette bulunuyor, o günden beri de adalet savaşını sürdürüyor ama hala sonuç alabilmiş değil. Kendi iddiasına göre, CLK Akdeniz firmasından tehditler alıyor, psikolojik baskı görüyor; bu nedenle, sadece işi değil psikolojisi de bozulmuş.
* * * * *
Mevlüt Yakışıklı, bakmış olmuyor, sorununu sosyal medya aracılığıyla gündeme taşımış. Son günlerde, Mevlüt Bey’in derdini anlattığı videosu, binlerce insan tarafından izlenmiş; açtığı imza kampanyasına yüzlerce imza desteği verilmiş. Mevlüt Bey, söz konusu videodan net bir biçimde anlaşılacağı gibi, kimseden maddi yardım istemiyor; tek isteği, adaletin sağlanması ve sonucunda üretim yaparak hem kendi ailesine, hem de ülkesine katkıda bulunmak.
Videonun en etkileyici yanı; Mevlüt Bey’in, kendi zararını değil, elektrikleri kesik olduğu ve üretim yapamadığı için devlete verdiği zararı hesaplıyor olması. Diyor ki Mevlüt Bey; “Burada yaklaşık 1,5- 2 milyon değerinde makineler yatıyor. Ben, Büyükşehir Belediyesi’ne 1800 lira reklam vergisi veriyordum, iki yıldır veremiyorum. 35 bin lira kira ödüyorum, yılda 7 bin lira stopajı var, bunu da ödemiyorum. Her yıl devlete 150 bin lira vergi ödüyordum; üretim yapmadığım için bunu da ödemiyorum. Burada çalışan 5 işçi, işten ayrıldı. 12 ayda 120 bin lira maaş veriyordum; şimdi devlet onlara işsizlik maaşı ödüyor. Sigortaları da ödenmiyor. Bu işçiler bugün, devletin sırtına yük. Beni bu duruma düşürenler, devlete, bizim devletimize zarar veriyorlar.”
* * * * *
Bunlar Mevlüt Bey’in kendi iddiaları, gerçeği bulmak için karşı tarafı da dinlemek gerekir diyorsanız, haklısınız. Bu durumda, başta CLK Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş. olmak üzere, konunun tüm taraflarının açıklama yapması; hem Mevlüt Bey’i, hem de kamuoyunu aydınlatması gerekir. Bunun yerine, “sana ispat etmek zorunda değiliz” yaklaşımında bulunmak; hem bizi hem de hukuk sistemini yok saymak anlamına gelir.