“Bakacağın yüze tükürme, tüküreceğin yüze bakma” demiş atalar.
Geçtim tükürüğü, yumruk atıldı o yüzlere, gaz sıkıldı. Görüntülere bakın, çoğu sıradan insanlar… Tek bir karede ak saçlı beş kişi saydım. Gaza maruz kalanlardan biri de ressam Nalan Taşkent. Resimlerini duvardan temizlik işçileri söktü. Sergisi, 4 Aralık’a kadar açık kalacaktı. Sorun bakın, daha çerçeveciye, boyaları, tuvalleri aldığı dükkana borcu bitmemiştir. O gün bağırıyordu, “Ben bu resimlere 20 yılımı verdim. Menderes Türel bana 4 günümü verse ne olur…”
* * *
O gün o pis kavganın yaşatıldığı herkes için üzgünüm. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel için çok üzgünüm. Şaka sanmayın, kinaye sanmayın, gerçekten üzgünüm. Bu şehirde doğmuş, büyümüş bir insan. Bu şehirde doymuş, bu şehirle birlikte gülmüş, birlikte ağlamış. Bu şehirde gazetecilik yapmış. Bir gün yine aramıza dönecek. İyi de nasıl dönecek?
* * *
ANSAN konusu konuşularak, anlaşılarak, ikna ederek çözülemez miydi? Herkesin –içine sinse de sinmese de- kabul edeceği bir çözüm yolu bulunamaz mıydı? Onca çirkin ve acı görüntüyü akıllara kazımadan, öfke yaratmadan, polisi, zabıtayı düşman etmeden olmaz mıydı bu iş? Camı çerçeveyi, insanların kalplerini kırmadan ha? Yarın aramıza döndüğünde, bakacak yüz bırakarak…
* * *
Bir engelliler günü daha geçti. Bir iki konser düzenledik. Tutmayacağımız bir iki söz verdik. Yanlarına oturduk, birlikte resim yaptık, kucağımıza oturtup yanaklarını okşadık, birlikte fotoğraf çektirdik. Bir dahaki seçimde lazım olur! Çok şükür bu da geçti. Benim kulaklarımda doğuştan bedensel engelli üniversite öğrencisi Tuğba Ak’ın bir cümlesi kaldı: “18 yaşıma geldim, hayatımda bir kez tek başıma bir kitapçıya gidip bir kitap alamadım.”
* * *
Doğduğundan beri Antalya’da yaşıyor Tuğba. Dünya kenti hani… Kaldırımdaki rampanın önünde elektrik direği olan hani… Genişliği, tekerlekli sandalyenin tekerleklerinden daha dar olan hani…Yönü yanlış rampadan aşağı sallandın mı, bulvarın ortasında soluğu alacağın hani? O da önüne bir araç park edip yolunu kesmemişse… Bedensel engellilerin de binebileceği otobüsler yerine, orta yaşlıların bile tırmanamadığı minibüslerin toplu taşıma hizmeti verdiği dünya kenti hani…
Bu sözlerim sadece Türel’e değil, yıllardır bize hizmet etmeye gelen hepinize!