Beş yıl önce bir arkadaşına eşlik etmek için gittiği O Ses Türkiye yarışmasına kendisi de katılmaya karar verdi. Kaybedecek hiç bir şeyi yoktu, o da gözlerini kapatıp şarkısını okudu. Dört kişilik jüriden en aklında olmayanı Murat Boz performansına döndü ve takımına seçti. Haftalarca O Ses Türkiye’deki performansıyla akıllara kazındı, performansları izlenme rekorları kırdı ancak finalist olamadan elendi. Elendiğinde tam artık rüya bitti diyordu ki, telefonu çaldı. Arayan arkadaşı Demet Akalın’ın kendisine ulaşmaya çalıştığını söylüyordu. Tüm albümlerini ezbere bildiği Demet Akalın’ın elinden tutmasıyla beş yıl boyunca onun vokalistliğini üstlenen Ömer Topçu, bugünlerde Kraliçem dediği Demet Akalın’ın tam desteğiyle büyük bir mutluluk yaşıyor. Demet Akalın’ın da kendi albümleri dışında ilk defa prodüktörlük yaptığı ilk single’ı Oh Olsun’u çıkaran Ömer Topçu, “şarkılarımı duyurup sevdirmeden ölmek istemiyorum” diyor.
Sevgili Ömer Topçu, röportaja ilk olarak O Ses Türkiye serüvenine başlamadan önceki hayatınızla ilgili sorular ile başlamak istiyorum. İlk olarak bizlere kendinizden ve hayatınızdan bahseder misiniz?
1986 yılında İstanbul ´da dünyaya geldim. Beş kardeşiz evin en küçüğü ve tek erkeği benim. Babamı 6 yaşımda trafik kazasında kaybettik. Anneme aşık bir çocuktum ve bu günde o aşk büyüyerek devam ediyor. İlk, orta ve lise öğrenimimi Eyüp´te tamamladım. Daha sonra konservatuar okumak istedim fakat hiçbir zaman derslerine ilgili bir öğrenci olmadığımdan kazanamadım. Okulum biter bitmez bir çok işte çalıştım. Muhasebe bürolarında çalıştım, özel bir firmada ayakkabı tasarımı yaptım. Beni hiçbir şey tatmin etmedi, aklım fikrim notalardaydı. Derken o zamanlar ATV´de `Star Avı´ isimi bir müzik yarışma programı başladı. Jüri'de Deniz Seki, Erol Köse ve Ercan Saatçi yer alıyordu. Elemelere girdim ve kazandım.9 hafta yarışıp finale kadar kalıp 3. oldum. Yarışmadan sonra önce Ercan Saatçi daha sonra Erol Köse albüm teklifinde bulundular. Erol Köse ile hazırlıklara başlayalım derken bir gün her şey son buldu.. Belki de Erol Köse vazgeçmişti en iyisini yaptı çünkü çok küçüktüm ve hazırlıksızdım. Tabi zor günler yaşadım, hayallerim ve kendime güvenim yıkılmıştı. Daha sonra şehir şehir gezip sahneler yaptım mekan ayırt etmedim her yerde söyledim çünkü mikrofona mahkum ve mecburdum...
Profesyonel olarak bir müzik eğitimi aldınız mı?
Profesyonel müzik eğitimi almış sayılmam ancak yeterli bulunur mu bilmem ama şan eğitimim var. Sesim kadar iyi de bir kulağım var. Dinleyerek ve söyleyerek kendimi geliştirdiğimi düşünüyorum.
Müziği seçmeden önce hayalinizde başka hangi meslekte yer almayı isterdiniz?
Küçüklüğümde resim öğretmeni olmayı çok isterdim. El sanatlarına merakım var. İnsan yüzleri çiziyorum. Okul zamanında sıraya kazıdığım o insan yüzleri yüzünden hocalarımdan çok dayak yemişimdir.
O Ses Türkiye 'ye katılma fikri kimden çıktı? Sonrası nasıl oluştu?
Artık iyice alışmıştım bar şarkıcısı olmaya bundan ilerisi mümkün değildi çünkü artık şartlar çok ağır ve zordu kaderime razı olmuştum. Derken O Ses Türkiye isimli bir program başladı. Başlarda katılmayı düşünmüyordum, bir gün solist bir arkadaşım aradı "Ömer o yarışmaya girmek istiyorum benimle gelir misin?" dedi. "Tabi gelirim " dedim. Sabahın kör vaktinde kalktık gittik ama elemeler öğle vaktindeymiş, dolaştık gezdik derken düşündüm. Bende şansımı denemeliyim dedim. Tanıdık bir mekan bulup içeri girdik garsona bana "Rakı getirir misin?" dedim "abi hayırdır sabah sabah" dedi içtim içtim ve içtim. Eleme saati geldi, çattı önce arkadaşım girdi. Çıktığında kıpkırmızıydı, olmamıştı. Ardından ben girdim. Girer girmez gözlerimi kapattım ve şarkımı okudum. "meğer ne kaybetmişim canımdan çok sevmişim affet çok geç anladım" Asya´nın bu şarkısında okurken canım yanmıştı. Bir daha okuttular bir daha bir daha ve O Ses Türkiye´ye bu şekilde girdim.
Neden Murat Boz'un takımında yer almak istediniz ve bu kararınızdan pişman mısınız?
Amacım Hülya Avşar´ın takımına girmekti hep, onun için alaturka bir şarkı seçmiştim "böyle ayrılık olmaz" Murat Boz dinlediğim takip ettiğim biri değildi. Ayrıca bana döneceğini de pek sanmıyordum ama tam tersi oldu. 4 kişilik jüride bana dönen bir tek Murat Boz oldu ve onun takımında yarıştım kendisini yakından tanıma fırsatı buldum. Mükemmel biri...
Murat Boz'un takımından elendikten sonra Popun Kraliçesi Demet Akalın'dan vokalistlik teklifi geleceğini bekliyor muydun?
Bu çok önemli bir sabahtı. Artık elenmiş biriydim. Tüm Türkiye bana kitlenmişti herkes beni çok sevmiş şarkım dinlenme rekoru kırmıştı. Haksızlığa uğramıştım belli ki bana bunu Türk halkı fark ettirdi ama olan olmuştu yarışmaya yeniden giremeyecektim ve konuşulup izlenip bir süre sonra yok olacağım zannediyordum ki telefonuma mesaj üstüne mesaj geldi.. "ÖMERR NERELERDESİN DEMET AKALIN SENİ ARIYOR" şok olmuştum anlam verememiştim. Benim facebook profilim vardı twitterim yoktu, hemen bir twitter profili kurdum ve Demet Akalın’ı buldum kendisine mesaj yazdım "Sizinle çalışmak bana onur verir." Ertesi sabah bana dönüş yapıp menajeri ile görüşmemi istedi. Gittim ilk işimiz bir oteldeydi. Daha önce hiç vokal deneyimim olmadığı için o gün bir sürü pürüz çıkarmıştım ama Demet Hanımda eşi Okan Abi de sesimi çok sevmişti. Hatta Okan Abi beni ayağa kalkıp alkışlamıştı. O iş sonrası kraliçe benimle çalışmaya karar vermişti.
Böyle bir teklif sana nasıl ulaştı ve neler hissettin?
Belki bir çok kişiye samimiyetsiz gelecek ama bunu yemin ederek söylüyorum. Benim repertuarımda 30 şarkı varsa 15´i Demet Akalın şarkılarıydı. Albümlerini aldığım, bazı slowların da sabaha kadar hüzünlenip bir şeyler karaladığım hatta ağladığım çok oldu. Onun hırsını, sabrını, azmini, gözlerindeki hüznü her şeyi öyle içten hissediyordum ki... Onunla aynı sahnedeyken o şarkı söylediğinde söyleniyorum içimden "Allah´ım bunu bana nasip ettiğin için şükürler olsun"
Demet Akalın önderliğinde bir single projen çıktı… Hazırlık aşaması ile ilgini ne anlatırsın?
Demet Akalın´a bir ömür vokalist olmaya gitmiştim, aklımda albümün A´sı yoktu. İleride kendi imkanlarımla "belki çıkarırım" diyordum. Doğum günümün olduğu gün Uludağ´da konserimiz vardı. Sahnede pasta kestirdi ve ardından "Sana single yapabilir miyim?" dedi. Ruhum bedenimden ayrıldı. Bedenden ses çıkmadı o an. En son ne zaman bu kadar mutluydum hatırlamıyorum, sanırım hiç bir zaman. Ve daha sonra bana şarkıları seçtiğini albüm yada single yapacağını söyledi. Bunu röportaj olarak da verdi, ekranlarda yayınlandı. Tweet attı bana "şarkılarını seçiyorum hangisi gönlüne yatarsa onu okursun" diye. Uzun süredir stres ve üzüntüden yüzüm gözüm çökmüştü bu aralar o kadar mutluyum ki bazen nazara gelmekten korkuyorum namaz kılıyorum, dua okuyorum, ona da dua ediyorum. Allah gönlündeki muradı versin diye... Ve single’m çıktı…